2. Dünya Savaşı'ndan sonra, ABD'nin liderliğinde kurulmuş olan
küresel ekonomi-politik sistem veya küresel düzen, üzerine inşa
edildiği değerler ve düzeni ayakta tutan tüm çok taraflı
teşkilatlarla birlikte tarihi bir deprem yaşıyor.
Bu derece ağır bir sarsıntıdan sonra mevcut sistemin, düzenin
ayakta kalamayacağına herkes ikna olmuş durumda. Bu nedenle, artık
'hayli sancılı' geçeceği
anlaşılmış olan 'yeni bir küresel
düzen'in inşa edildiği sürece geçmiş durumdayız.
1990'lardan bu yana savunucu olan kanaat önderleri ve uluslararası
platformlar aracılığıyla adeta yüceltilmiş olan
'Küreselleşme 2.0' derin bir
çöküş yaşarken, çok kutuplu bir dünyada derinleşen
'ayrışma', diplomasi sanatına,
diplomasinin çarpan etkisine her zamankinden daha
fazla ihtiyacımız olduğuna işaret ediyor.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan küresel sistemin açıkçası temelden
çatladığını; önde gelen tüm ülkelerde devletin toplumu ve
ekonomiyi güçlendiren politikalara öncelik verdiğini, tüm dünyanın
şiddetli bir...