GALATASARAY açısından her yönüyle meşhur deyişi tam olarak karşılayacak şekilde “ya devam ya ta tamam” maçıydı.
Birbirine benzer özelliklere sahip iki takımın ilk yarıdaki mücadelesi hakemin sertlik filtresini biraz geniş tutmasıyla gerilim filminden hallice geçti.
Topa sahip olan, oyunu yönlendiren, baskılı oynayan taraf harikulade taraftar desteğiyle birlikte Galatasaray’dı; ancak bu plan rakibin önlemleri sayesinde net gol pozisyonu üretmeye yetmedi.
FRENİ MARIANO
BOŞALTTI!
İkinci yarı başladığında da manzara
büyük ölçüde aynıydı. Galatasaray, Başakşehir surlarında gedik
açmak için sürekli el yükseltti, rakibin gardını düşürmek için
fırsat kolladı. Başakşehir’in çektiği el frenini boşaltmak
Mariano Ferreira’ya nasip oldu. Kelimenin tam
anlamıyla ekmeğini taştan çıkartan Mariano
pozisyonu tuttu, pişirdi ve sürpriz şekilde sol ayağıyla yaptığı
mükemmel vuruşla da afiyetle yedi.
Gol sonrasında Abdullah Avcı’nın kart sahibi oyuncularını sahneden çekmesine, hücum hattını dengelemesine şahitlik ettik. Fatih Terim de ‘unvanına yaraşır’ doğru hamlelerle karşılık verdi. Geriye düşünce birden açılıveren rakibi zorlayan Galatasaray galibiyeti perçinleyen golü perde kapanırken buldu.
G.Saray’ın oyunun savunma yönünde pek gösteremediği başarıyı ve yüksek konsantrasyonu bu maçta göstermiş olması kalan maçlar için de umut vericiydi.
Bundan sonra ipler yeniden sarı kırmızıların elinde. Kayıpsız yürürse adı “Hedef 21” olarak koyulmuş zafere ulaşacaktır.