DON Kişot'u bizim kadar yanlış anlamış/hiç anlamamış bir millet daha var mıdır acaba?
"Don Kişotluk yapmak" dalga geçilecek, acınacak, küçümsenecek
bir haldir bize göre.
Türk Dil Kurumu "Gereksiz kahramanlık yapmak" olarak bakar
mesela.
Karşıdakini gülünç bulduğunu vurgulamak için kullanılır.
Erdoğan'ın Kılıçdaroğlu'nu Don Kişotluk yapmakla suçlamışlığı vardı
yakın tarihte.
Son olarak Demirtaş bir mitingde Erdoğan-Davutoğlu ikilisi için
"Don Kişot'la Sanço Panço (Sanço Panza) yola çıkmışlar gece gündüz
bize hakaret ediyorlar" dedi.
Defansa koşan Yalçın Akdoğan da bu benzetmeyi bir tür hakaret kabul
ettiğini "Sen de Çakal Carlos'sun o zaman" diye taçlandırdığı
demecinde şöyle vurguladı:
"Yakışıksız şekilde, Don Kişot'tur filan Cumhurbaşkanımıza,
Başbakanımıza yakıştırmalar yaptılar..."
* * *
Hayalperest olmak kötü müdür?
Kazanılacağı garanti olmayan mücadelelere girişmek gereksiz
midir?
Kaybedeceğini bilsen de idealin uğruna bir hedefe koşmak yakışıksız
mıdır?
Değerlerinden ödün vermemek uğruna adının deliye çıkarılması bir
felaket midir?
Hayat hep haklı çıkılması gereken, hep kazanmak gereken, çıkarların
doğrultusunda ideallerini satmak gereken bir eylem midir?
Değildir yahu, olmamalıdır!
Senden başka herkes böyle düşünse bile olmamalıdır!
* * *
Nâzım Hikmet, bu yazının sonunda tadımlık bir parçasını aktaracağım
"Don Kişot" şiirinde anlatır mesela nasıl bir kahraman gördüğünü
Cervantes'in kitabında.
Büyük aşkı Piraye'ye, oğlu Memet Fuat'a yazdığı mektuplarda da Don
Kişot'tan bahseder.