CUMHURBAŞKANI Erdoğan dedi ki: "Buraya gelirken bir brifing aldım. Gündemde 4G ihalesi var.
Ama dünya 5G'yi konuşuyor. 4G'yle hiç zaman kaybetmeyelim. O
zaman 3G'de 2 yıl daha sabredersek, 5G'ye geçeriz..."
Aslında kafama uyan bir açıklama olduğunu söyleyebilirdim!
Şöyle ki...
Cep cihazını tek sayılarda değiştirmek gibi bir prensip
sahibiyim.
Reklama girmesin (sanki çok ihtiyacı var!) ama malum telefon
markasının "3" numarasını kullandıktan sonra 4'ü pas geçmiş,
5'incisi çıktığında yeniden oyuna dahil olmuştum.
Şimdi 6'sı revaçta ama 7 çıkmadan değiştirmem; uyuz bir
insanım...
Benzer bir tavrım (yine adı lazım değil) dünyaca meşhur oyun
konsolu için de geçerli.
Yıllarca 2'ncisini kullandım, 3'ü atladım, 4'te yeniden devreye
girdim. 5 umurumda olmaz, 6'yı beklerim...
*
Bu, hafiften "Bir beden büyük alalım, büyüyünce de kullanılır"
mantığı çocuk kabanında filan kitlesel kabul görür; eyvallah!
Ancak 4G ile 5G arasındaki fark öyle "bebe tumanı" gibi bir mevzu
değil.
Nereden biliyorum?
"Gördüm, yaşadım... Okuduğum makaleler öyle diyordu..." vesaire
diye hava atmaya çalışıp ağzıma yüzüme bulaştırmayacağım merak
etmeyin.
Yakın bir arkadaşım mesleği gereği Türkiye'deki 4G macerasını
yakından izliyor; işi bu...
Ben de özellikle son bir yıldır "N'olacak bu telekomünikasyon
âleminin halleri?" başlıklı sohbetlerde sıkılıp uzaklara bakmadığım
anlarda bilgi sahibi oldum.