TÜRKİYE'de neden Adalet ve Kalkınma Partisi ile Recep Tayyip
Erdoğan iktidar?
Rusya’da neden Putin iktidarda? Slovakya, Macaristan ve Polonya’da
neredeyse ırkçılığa varan söylemleri olan, açıkça izolasyonist ve
milliyetçi politikalar uygulayan partiler nasıl iktidar oldu?
Birleşik Krallık’tan neden Brexit’e evet oyu çıktı? Avusturya,
Hollanda, Almanya ve Fransa’da aşırı sağ neden yükseliyor?
Amerika’da Trump neden seçildi?
Yukarıda saydığım lider ve siyasi partilerin fikir, politika ve
uygulamaları arasında benzerlikler olduğu kadar benzemezlikler de
var. Sonuçta her biri kendi yerel şartlarının sonucu olarak ve o
yerel şartların gerektirdiği politikaları savunarak iktidara gelmiş
veya iktidar adayı olmuş durumda; birbirlerine benzememeleri doğal
ve normal.
Ama yine de, bütün bu isimleri iktidara taşıyan temel dinamik
(yerel şartlar ve farklılıklar ne olursa olsun) aynı.
Bu lider ve partilerin tamamı, ülkelerindeki yerleşik düzene öfke
duyan, o düzenin değişmesini isteyenleri temsil ederek, yerleşik
siyasi anlayışları reddederek bugün bulundukları noktaya eriştiler.
Yani memnuniyetsizlerin oyuyla.
Burada bir veya iki ülkede yaşanan sıra dışı bir durumdan değil;
neredeyse bütün Batı yerküreyi kapsayan küresel bir eğilimden söz
ediyoruz.
Düzen dediğimiz şey, her ülkenin kendi şartları içinde elbette,
nihayetinde bir ‘yönetici sınıf’ ve ‘elit sınıf’ yaratıyor;
feodalizm nasıl aristokratlara ihtiyaç duyuyorduysa, modern
zamanlar da bu ‘seçkin’lerle bir ‘kurulu düzen’ yaratabiliyor.
Ve şimdi o ‘kurulu düzen’ler tehdit altında; o düzeni ayakta tutan
kendi ‘elit’leriyle birlikte.