Suriye’de bir Rus uçağını düşürmemiz, ilişkileri altı aylık bir
türbülansa sokmuştu… ABD’nin Suriye uçağını düşürmesi ise iki
küresel gücün arasını germeye aday görünüyor!
2011 yılından beri kan revan içinde yüzen Suriye’de, şimdi yepyeni
bir kaos ortamı oluşuyor… Terör örgütleri üzerinden yürütülen
vekâlet savaşları, giderek bölgesel ve küresel güçlerin daha
doğrudan boy gösterdiği yeni bir çatışma biçimine yerini bırakıyor!
Uzun zamandır Kafkaslarda, Baltık Bölgesinde ve Doğu Avrupa’da
nüfuz mücadelesini tırmandıran ABD ve Rusya, Suriye özelinde farklı
partnerlerle karşılıklı güç gösterisi hamlelerini sürdürüyor. Ancak
giderek yükselen gerilim ve sahadaki yakınlaşma, tehlikenin
boyutlarını büyütüyor. Son olarak ABD’nin SDG (Suriye Demokratik
Güçleri) unsurlarını bombaladığı iddiasıyla, Suriye rejimine ait
bir SU-22 savaş uçağını düşürmesi, tepki olarak Rusya’ya karşı adım
attırdı. Rusya dışişleri bakanlığından yapılan açıklamaya göre,
Suriye’de ABD ile var olan iş birliği statüsü durdurulmuş
bulunuyor. Bu iş birliği operasyonlar sırasında, Suriye hava
sahasında herhangi bir kazaya meydan vermemek için üzerinde
uzlaşılan bir memoranduma dayanıyordu… Bu memorandumun askıya
alınması, Suriye hava sahasında iki küresel gücün askerî unsurları
arasında, güvenlik açısından daha büyük risk doğacağı anlamına
geliyor! Üstelik bu riskin bileşenleri de hayli fazla… ABD’nin
yıllar süren kararsız ve muğlak politikalarının da verdiği
fırsatla, çok hızlı ve etkili biçimde Suriye’ye müdahale eden
Rusya, burada tahminlerin çok ötesinde aktivite gösteren ve o denli
de risk alan İran’la, Beşar Esad Yönetimi zemininde önemli ölçüde
iş birliği de sağladı…