Bugünlerde toplum yine yanlış biçimde yürütülen bir tartışmadan
dolayı ikiye bölünmüş durumda! Bir sosyal probleme dönüşmüş küçük
yaşta yapılan evlilik ile cinsel istismar ve tecavüz birbirine
karıştırılıyor…
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, nefesini tüketircesine önemli bir
meseleyi anlatmaya çalışıyor. Ancak şu ana kadar sesini bazı
kesimlere pek de duyurabilmiş değil. Bunun bir sebebi, toplumumuzda
tartışma kültürünün yeterince gelişmemiş olması… Bir konu hakkında
yeterince bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olma ve körü körüne bu
fikri savunma hastalığı! Bu bazen ideolojik, bazen siyasi taassup;
bazen her ikisi birden ve bazen de tamamen peşin hüküm ve uydum
kalabalığa, neyi savunduğunu dahi bilmeden gürültü patırtı yapmak
şeklinde tecelli ediyor!.. Hatırlar mısınız 2004 yılında, yeni Ceza
Kanunu yapılırken, bir anda zina tartışması alevlenmiş ve medyanın
da çanak tutmasıyla ortalık fena hâlde toz dumana boğulmuştu.
Tartışma şurada düğümleniyordu: Zina suç olsun mu, olmasın mı?
Neticede her şeyi AB müktesebatına dayandırarak kendi örf-âdet,
ahlak ve inanç değerlerimizin hepsi bir kenara itilip zina suç
olmaktan çıkarıldı. Bu hengâmede kamu düzeninin korunması için en
önemli hukuki metinlerden biri olan Ceza Kanununun muhtevası da
hemen hiç tartışılmadı. Zina konusunda kalan tek hüküm, medeni
kanuna göre boşanma sebebi olması. Bazılarına kalsa, onu dahi
hepten yürürlükten kaldırırlardı!..
Kamu düzeni ve toplum yararının koruması şüphesiz yalnızca kanun
çıkarmakla mümkün olmaz. En iyi kanunu çıkarsanız bile şayet
uygulama iyi olmazsa, beklenen netice hâsıl olmaz. Türkiye’de ne
yazık ki, kötü tatbikat yüzünden kanun hükümleri çoğu kez ölü
doğuyor ve hedeflenen neticeyi vermekten uzak kalıyor. Mesela
cinsel taciz ve istismar suçlarında, mahkemelerden öyle saçma sapan
hükümler sadır oluyor ki, insanın çıldırası geliyor!.. Bırakın
hukukçu olmayı, en cahil kişinin dahi suçun varlığını tespit
edebileceği kadar açık ve net olan cinsel saldırı olaylarında; ya
beraat yahut da gülünç indirim sebepleri veya iyi hâlden ötürü,
tecavüzcülerin serbest bırakılması dehşet verici! Demek oluyor ki,
kanunlarda suç tarifinin yapılmış olması tek başına bir şey ifade
etmiyor.