İngilizlerin ayrılmayı tercih eden oylarının dumanı tüterken,
herkes telaşla bir hasar tespiti yapmaya çalışıyor! AB’nin tepe
yöneticileri soğukkanlı olmaya çalışıyor, ancak hepsinin de
endişesi yüzünden okunuyor.
Aslında Avrupa Birliği’nin, uzun zamandan beri önemli ölçüde
tıkandığını bilenler biliyor… Bu süpranasyonal (uluslarüstü)
teşkilatın ne kadar yaşayacağına dair, hayli farklı ve birbiriyle
çelişen çok sayıda görüş halen çarpışmaya devam ediyor. Şimdiye
kadarki gelişmeler, AB için iyimser olmayan cenahı haklı çıkaracak,
oldukça ciddi işaretler vermeye başlamış bulunuyor. İngiltere’deki
referandum sonucunun domino etkisi yapıp yapmayacağı, şu sıralar en
büyük endişe kaynağı. Zira daha ilk dakikadan itibaren Hollanda ve
Fransa’daki ırkçı partiler, benzer halkoyu çağrısını
dillendirdiler. Bunun devamının daha güçlü şekilde geleceğini
rahatlıkla söyleyebiliriz. İlk günkü panik havası, daha ziyade
ekonomik piyasaların verdiği tepkiler paralelinde şekillendi. Ama
bu mesele kısa değil, orta ve uzun vadeli yansımalarıyla yeni
sonuçlar doğuracak… Giriş cümlesinde, AB’nin tıkanmasından
bahsettik. Hızlı, heyecanlı ve bu yüzden de bazen yanlış ve acele
kararlarla yapılan genişlemenin neticesinde, böyle bir durum
kaçınılmazdı.