Saray’daki, El Cezire televizyonuna açıkladı: “Türkiye hiçbir dönemde bu kadar özgür, bu kadar huzurlu, bu kadar rahat bir dönem yaşamamıştır.” Gazeteci Kadri Gürsel, Güray Öz ve Hakan Kara ile Silivri Cezaevi’nde özgür, huzurlu, rahat rahat yatan karikatürist arkadaşımız Musa Kart diyor ki: “Her voltaya çıkışımda Silivri’nin tüm kargaları üşüşüyor başıma. Hakkımızda açılan davayı anlatıyorum. Onlar gülüyor, ben gülüyorum.” Cezaevinde bile düşünce özgürlüğü o denli serbest, huzurlu ve rahat ki, Turhan Günay, Musa Kart’a karşı çıkıyor: “Bu duruma kargalar bile gülmez.”
Kuyruk
Bundan 21 yıl önce yargı yılı açılış konuşmasında, dönemin Türkiye
Barolar Birliği
Başkanı Önder Sav, “Ülkemizde,
devlet işlerinde hukukun üstünlüğünü bir kenara
itip ‘devlet işlerinde dini üstün
kılma’ uğraşıları alabildiğince
sürüyor, sürdürülüyor ve maalesef siyasi hesaplarla göz
yumuluyor” diyor ve ekliyordu: “Kimi siyaset adamları,
bir tiyatro oyuncusundan daha usta, istediği her an
ağlayıp gülen bir tarikat şeyhiyle görüşmek için
kuyruğu giriyorlar.”
Geçen 20 yıl süresince kuyruk uzadı, uzadı, uzadı... 15 Temmuz’dan
sonra yön değiştirdi, sarayın kapısına dayandı. Şimdi de
herkes “reis”in peşinde.
4 Aralık buluşması
ADD, ÇYDD ve Birleşik Kamu-İş; 4 Aralık’ta saat 12.00’de Tandoğan
Meydanı’na çağırıyor yurttaşları: Başkanlığa karşı, anayasa
değişikliği tuzağına karşı... Diktaya, diktatörlüğe karşı...
Ortadoğu bataklığındaki savaşa karşı...
Cumhuriyet ve parlamenter sistem için halk buluşmasına katılalım,
katılımı sağlayalım!