Artık terör örgütleriyle, terör saldırılarıyla, cinayetlerle
Türkiye'ye müdahale edemiyorlar. PKK üzerinden, FETÖ üzerinden,
DHKP-C üzerinden tehdit edemiyorlar. Artık medyaya yerleştirdikleri
“adam”larıyla Türkiye'ye yön veremiyorlar.
Artık sermaye baskılarıyla ürkütemiyorlar. Fonladıkları STK'lar
üzerinden toplumsal projeler uygulayamıyor, siyasi dalga
oluşturamıyorlar. Ellerindeki kartlar zayıfladı, örtülü savaş
aparatları birer birer devreden çıktı, çıkarıldı.
Bütün Avrupa Türkiye'yi durdurma telâşına düştü
Şimdi devletten devlete cepheler şekillendirip, Türkiye ile
aralarına kalın duvarlar örmeye çalışıyorlar. Eskiden gazete
manşetleri üzerinden söylediklerini şimdi kendi Başbakanlarıyla
söylüyorlar. İç politikaları, seçim kampanyaları, medya
tartışmaları, entelektüel kavgaları Türkiye üzerinden yürüyor.
Bütün askeri/güvenlik stratejilerinin merkezinde Türkiye var,
ülkemizin öncülük ettiği yeni siyasi dalganın durdurulması var.
“Türkiye'yi durdurmak” en büyük hedefleri haline geldi. Avrupa'nın,
Atlantik ekseni ülkelerin, büyüyen, güçlenen Türkiye'yi sınırlamak,
dizginlemek, kontrol altına almak gibi meselesi var.
Tarihİ hesaplarımızla döndük, ortalık karıştı
Yüz yıl önce de böyle bir meselesi vardı onların. Osmanlı'yı
çözmek, siyasi haritasını dağıtmak, İstanbul'u ele geçirmek,
paramparça edilen coğrafyada onlarca uydu devlet kurmak. Bunun için
yıllarca uğraştılar. Her türlü hinliği, örtülü operasyonu, fitneyi
kullandılar. İslam milletini birbirine düşürmeyi başardılar.
Küresel güç haritasının tek Müslüman merkezi gücünü tarih dışına
ittiler.