Avrupa Sınır ve Sahil Güvenliği Ajansı olan
Frontex, en son 754 milyon euro'luk bütçesiyle
Avrupa Birliği (AB) çatısı altındaki en büyük kurum. AB'nin dış
sınırlarını korumakla sorumlu olan Frontex, son aylarda AB
tarihinin en büyük skandallarından birisinin de başaktörü oldu.
Avrupa Birliği'nin Yolsuzlukla Mücadele Ofisi'nin (OLAF), Frontex'e
tuttuğu mercek sayesinde mültecilere işkenceden
tutun, onları ölüme sürüklemeye kadar her
türlü muamelenin Frontex'in bilgisi, onayı
ve hatta desteğiyle işlendiği belgelenmiş
oldu. Rapor basına sızmasaydı belki de bu skandal
sessizce "halledilecekti". Fakat Der Spiegel'in de
içinde bulunduğu üç mecra ile paylaşılan rapor, AB çatısı altında
"balığın baştan koktuğunu" gözler önüne serdi.
Frontex Başkanı geçen nisan ayında istifa etmiş olsa da mevzu bir
istifayla geçiştirilebilecek kadar küçük görünmüyor. Der Spiegel'de
yayınlanan haberden şu kısma bakın mesela:
"Frontex yönetimi muhtemel insan hakları ihlallerini, kendi temel
haklardan sorumlu yetkililerinden defalarca sakladı. Ajans,
hukuk...