Siyonizmin siyasi hareket olarak doğuşu, 19. yüzyılın
sonlarında, hiçbir zaman yalnızca Akdeniz kıyısında Yahudiler için
küçük bir güvenli sığınak kurmakla ilgili değildi.
Theodor Herzl'in, Ze'ev
Jabotinsky'nin ve sonrasında dinimilliyetçi
hareketlerin ideolojik yazıları, "Eretz Yisrael"in
sınırlarının 1948 veya 1967 çizgileriyle sınırlı değil; Filistin,
Ürdün, Suriye, Lübnan, Mısır ve hatta Türkiye'nin bazı bölgelerini
de kapsayacak şekilde geniş tasarlandığını açıkça ortaya
koyuyordu.
1917 Balfour Deklarasyonu, İngiliz mandası politikaları ve aşamalı
yerleşim projeleri, hep aynı uzun vadeli çizgiye oturuyordu:
"Tarihi vatan" tamamen Yahudi
egemenliğine girene kadar adım adım
genişleme. Bu bağlamda
Netanyahu'nun i24'e verdiği son demeçte kendisini
"tarihi ve ruhani bir misyon"un parçası olarak
görmesi ve "Büyük İsrail"
vizyonuna...