Darbeye çok ama çok öfkelendik, Adeviye'deki katliama kahrolduk;
Sisi'ye karşı sert tavır aldık.
Yerden göğe haklıydık elbette!
Ama hızlı geçtik!
Ve sanırım, olup bitmekte olanı tam kavrayamadık.
Tabii bizim siyaset, medya ve akademi dünyamızda yavaş yavaş
yükselen "Sisi sevgisi" de dikkat çekici.
Ulusalcılar Esed'in yanında saf tutarken eski milliyetçiler,
devletçi muhafazakârlar ve paralel strateji uzmanları Türkiye'nin
"Sisi'ye çok yanlış yaptığı" konusunda ısrarlılar.
Birkaçını tv'de izledim; Sisi derken hepsinin gözleri
parlıyor.
Neden?
Yoksa yeni Mısır'da bizim Amerikan muhibi devletçi
milliyetçi-muhafazakârları derinden ilgilendiren başka bir
özellik mi var?
Malum, Mısır'ın Kahire dışında yeni bir başkent kurmaya
hazırlandığı ortaya çıktı.
Singapur büyüklüğünde, beş milyon kişinin yaşayacağı, dünya çapında
mimarların tasarımına katkıda bulunacağı ve şimdilik kabaca 45
milyar dolara mal olacağı tahmin edilen ultramodern bir kentten söz
ediliyor.
CNN yeni başkent projesini heyecan içinde şu sözlerle selamladı:
"Tahrir'i, piramidleri, trafik karmaşasını, hava kirliliğini ve
Nil'i unutun. Mısır, Kahire'yi terk edip pırıl pırıl bir başkent
kurmaya hazır."
Çok lafa gerek yok, iyi biliriz...