Hani Üçüncü Dünya Savaşı oradan çıkacaktı?
Singapur'da can ciğer kuzu sarması oluverdiler.
Zirveden gelen görüntülere dikkatle baktıysanız,
görmüşsünüzdür...
Ortaöğrenimini sürdürdüğü İsviçre'de Liebefeld- Steinhölzli'de
Amerikalı sınıf arkadaşlarıyla yakınlığıyla dikkat çekmiş Kuzey
Kore lideri pek sıcaktı.
Trump ise alıştığımızın aksine ne dudaklarını büzüp surat etti ne
de muhatabının ceketindeki kepekleri temizlemeye kalkıştı.
Eh, nihayetinde işadamı! Duramadı, Kim Jong Un'a "ülkesindeki güzel
sahilleri halka açıp konut yaptırmasını" tavsiye etmeyi ihmal
etmedi.
Bütün bunları gülümseyerek izledim.
Şaşıranlar olduysa, onlara şaşarım.
Burada daha önce yazmıştım..
Kuzey Kore "cambaz"dır; bütün dünyaya orayı işaret edip asıl
numaralarını ve hedeflerini sakladılar.
İlüzyon çözülmeye yüz tutunca zirveye ihtiyaç hasıl oldu.
ABD artık Pasifik'teki esas derdinin Çin olduğunu saklamıyor,
saklayamıyor.
Ama daha önemlisi, Avrupa.
Orada çok şeyler olacak!
2019'un dünyasının mesela 2016'nın dünyasıyla bile uzak yakın ilgisi olmayacak.
Dahası önümüzdeki sonbaharda bile bambaşka bir Avrupa siyaseti ve yeni pozisyonlar göreceğimizden emin olabilirsiniz.
Bizim birdenbire izotopçu, kuantumcu, bisiklet sever olan sosyal kesimlerimizin dönüp bakmak bile istemediği bir dünya bu...
Çünkü yere göğe koyamadıkları kültürleri (!!!) sayesinde hâlâ iki binlerin başlarında yaşadıklarını sanıyorlar.
Her şeyi otomatiğe almışlar.
Zihinlerinin kuytusunda "aman biz işimize bakalım, nasıl olsa ABD, NATO falan bizim yerimize işi çözer" mantığı yer etmiş.
Devasa bir kolonyal çiftliğin yerli kâhyası gibiler.
Onlara hiç aldırmadan ve vakit kaybetmeden yeni dünyaya hazırlanmanın zamanıdır. *** Tam da bu yüzden 24 Haziran'ı dirayetle geçip kendi yolumuza koyulmamız gerekiyor.
Diri olmamız...
Dik durmamız gerekiyor.
Apaçık ve yalın gerçek budur