Haşmet Babaoğlu Sabah Gazetesi

İstanbul’a gitmek

Ortaokul çağlarım... Mühürdar'daki evimizin bana terk edilmiş küçücük odasında ninemi ağırladığım günler... Kararmış, kurumuş elleriyle bana mandalina soyarken birdenbire "İstanbul'u...

05 Şubat 2023 | 113 okunma

Ortaokul çağlarım...
Mühürdar'daki evimizin bana terk edilmiş küçücük odasında ninemi ağırladığım günler...
Kararmış, kurumuş elleriyle bana mandalina soyarken birdenbire "İstanbul'u özledim" diyor; "ama hiç dermanım yok ki!"
Zihnimden Teyzem'in oturduğu Nişantaşı geçiyor. Taksim civarı aklıma geliyor ama ne ilgisi var!
Ara ara hasretle anlattığı Fatih semtini mi kastediyor acaba diye düşünüyorum...
Sonra mırıldanıyor: "Yeni Cami'de ikindiyi kılsam, artık gam yemem."
Hah! İşte o anda anlıyorum.
Tabii ya!
Uzun yıllar boyunca, İstanbul demek, nerede oturursanız oturun, Eminönü demekti.

*** Edebiyat güzel şey...
Sadece güzellikten de ibaret...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Eğitime dair tarihsel ve güncel masallar 03 Mayıs 2024 | 69 Okunma Geçen yüzyıla bakmak... Ama nasıl? 02 Mayıs 2024 | 328 Okunma Çocuklar bizden ne öğreniyor? 30 Nisan 2024 | 218 Okunma Soykırımı değil, kendi baş ağrılarını durdurmak istiyorlar 29 Nisan 2024 | 430 Okunma Güllerin içinden geçmeyen yollar 28 Nisan 2024 | 73 Okunma