Gelir dağılımındaki çarpıklık ve yoksulluk en önemli sorunumuz.
OECD’ye göre, üye 34 ülke arasında gelir dağılımı adaletsizliği
sıralamasında Türkiye 3. sırada.
Seçim öncesi politikacılarımız bu konulara hiç önem vermedi.
Çarpıklık kendiliğinden düzelmez. Üretim artacak ki, istihdam ve
gelir artsın. Artan gelir adil dağıltılabilsin
Gelir dağılımındaki çarpıklıkta ve yoksullukta birçok ülkenin
önünde koşuyoruz. En önemli sorunumuz bu olsa da, seçim öncesi
partilerimiz ve politikacılarımız bu konulara hiç mi, hiç önem
vermedi, vermiyor...
OECD’nin (Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü) geçen hafta
yayınlanan bir araştırması, Türkiye’nin gelir dağılımındaki
çarpıklık ve yoksulluk göstergelerinin, ne kadar kötü olduğunu bir
defa daha gündeme getirdi.
OECD’nin raporunda zengin ve fakir arasındaki uçurumun 30 yılın en
yüksek oranına ulaştığı, son yıllarda eşitsizliğin azalacak yerde
büyüdüğü belirtildi. Rapora göre, OECD’ye üye 34 ülkede, gelir
dağılımı adaletsizliği sıralamasında Şili, ilk sırada. Şili’yi
Meksika, Türkiye, ABD ve İsrail izliyor.
Raporda herşeye rağmen Türkiye’nin 1985 ve 2013 yılları arasında
gelir dağılımı eşitsizliğinin giderilmesinde aşama kaydettiği
belirtiliyor. Rapora göre, üye ülkelerde nüfusun en varlıklı yüzde
10’u, nüfusun en yoksul yüzde 10’undan 9.6 kat daha fazla
kazanıyor. OECD’ye göre, bu oran 1980’li yıllarda 7.1, 1990’lı
yıllarda 8.1, 2000’li yıllarda ise 9.1’e çıkmıştı.