Her ne kadar otoimmün hastalıklara tam olarak neyin sebep olduğu
bulunamamış olsa da genetik yatkınlık belirleyici olabilir. Bu
hastalıklar genellikle kronik olma eğilimi gösterir ve vücudun
çeşitli bölümlerinde görülebilir.
Otoimmün hastalıklar, bağışıklık sisteminizin vücudunuza
yanlışlıkla saldırdığı bir durumdur. Bağışıklık sistemi, normalde
bakteriler ve virüsler gibi mikroplara karşı vücuda koruma sağlar.
Bu yabancı işgalcileri algıladığında, onlara saldırmak için bir
savaşçı hücresi ordusu gönderir. Normalde, bağışıklık sistemi,
yabancı hücreler ve kendi hücreleri arasındaki farkı söyleyebilir.
Bir otoimmün hastalıkta, bağışıklık sistemi vücudunuzun bir kısmını
(eklemleriniz veya cildiniz gibi) yabancı olarak algılar. Sağlıklı
hücrelere saldıran otoantikorlar adı verilen proteinleri salgılar.
Bazı otoimmün hastalıklar sadece bir organı hedef alır. Tip 1
diyabet pankreasa zarar verir.
Lupus gibi diğer hastalıklar tüm vücudu etkiler.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ NEDİR?
En basit ve akılda kalıcı tarifiyle bağışıklık sistemi, savunmadan
sorumlu askeri birliktir. Bedeni tehdit altında hissettiği anda
uygun silahlarla silahlanarak 'düşmanla' mücadeleye girer ve onu
alt etmeye çalışır. Tüm canlıların bedeninde yaradılış itibariyle
var olan (normal şartlarda) bağışıklık sistemi, bedeni tüm hastalık
tehditlerine karşı korumakla görevlidir. Bu mükemmel sistem, doğum
anından itibaren çalışmaya başlar. En önemli görevi; hastalıklara
sebep olabilecek virüs, patojen ve yabancı maddeleri tanıyarak
onlarla mücadele yollarını belirlemektir. Görevinin zorluğu da
burada başlar. Tabiri caizse, dostu düşmanı en doğru şekilde
ayırması gerekir. Aksi halde sağlıklı doku hücrelerini yok etmeye
girişebilir.
EN İNCE AYRINTISINA KADAR TARAR
Bağışıklık sisteminin muazzam bir işleyişi vardır. Bu sistem,
vücuda giren veya vücutla temas halinde olan tüm yabancı maddeleri
tanır, en ince ayrıntısına kadar tarama yapar ve bunları canlının
sağlıklı doku hücrelerinden ayırt eder. Bu muazzam sistemin en
önemli özelliği hafızasının olmasıdır. Bu özelliği sebebiyle daha
önce mücadele ettiği düşmanı kolayca tanır ve gereken önlemi
hızlıca alır. Bağışıklık sistemi mükemmel olmasıyla doğru orantılı
olarak karmaşıktır. Sistemin temel öğeleri; hormonlar, lenf
sistemi, akyuvarlar, kemik iliği ve bazı proteinlerdir.
Bademciklerimiz, burun kıllarımız, mide asidimiz, hatta gözyaşımız
bile bu sistemin birer parçasıdır. Doğal bağışıklık sistemi,
kalıtsal özellikler taşır. Doku, hormon ve salgılardaki özel
koruyucu maddelerle sağlanan bağışıklık türüdür.
Bir de sonradan kazanılmış (edinilmiş) bağışıklık sistemi vardır.
Aşılanma, hastalığı geçirme, sağlıklı iken vücudun antikor üretmesi
ve serum takviyesi gibi durumlar, edinilmiş bağışıklık sisteminin
örnekleri arasında yer alır.
DERİDE DÖKÜNTÜ MEYDANA GELIR
Bazı insanlar diğerlerinden daha fazla otoimmün hastalıklara
yakalanma eğilimindedir. Kadınlar, erkeklere kıyasla yaklaşık iki
katı fazla otoimmün hastalıklara sahiptir. Çoğu zaman hastalık bir
kadının doğurganlık yıllarında başlar (18-44 yaş arası). En az 80
farklı otoimmün hastalık vardır. Her biri birbirinden benzersiz
olsa da; kızarıklık, baş dönmesi, düşük dereceli ateş gibi birçok
belirleyici belirtisi vardır. İşte otoimmün hastalıkların erken
belirtileri:
OTOIMMÜN HASTALIK
ÇEŞITLERI
OTOIMMÜN hastalıkları erken yakalamak, ilerlemelerini yavaşlatmanın
en iyi yoludur. En sık görülen çeşitleri ise şunlardır:
ROMATOİD ARTRIT
Artrit ve Romatizma'da yayınlanan bir çalışmaya göre, kadınların
yaklaşık yüzde 4'ü yaşamları boyunca romatoid artrit hastalığıyla
karşı karşıya gelecektir. Hastalık; eller, parmaklar, dirsekler,
dizler ve kalçalar dahil olmak üzere vücutta iltihaplı eklem
semptomları oluşturur. Yorgunluk, ateş, kilo kaybı ve iştahsızlık
gibi hastalık belirtileri, zamanla yavaş yavaş gelişmek yerine
haftalar içinde hızla ve ani kötüleşmeye eğilimlidir. Hastalığın
tedavileri arasında doktorunuzun kontrolündeki ilaç tedavisinin
yanı sıra egzersiz, kilo yönetimi ve genel sağlıklı alışkanlıklar
gibi yaşam tarzı değişiklikleri de önemlidir.
TİP 1 DİYABET
Pankreas, kan şekeri seviyelerini düzenlemeye yardımcı olan hormon
insülini üretir. Tip 1 diyabet hastalığı ise, immün sistem ve
pankreasın insülin üreten hücrelerini yok eder. Yüksek kan şekeri,
kan damarları olumsuz etkilediği gibi ayrıca kalp, böbrek, göz ve
sinir gibi organlara da zarar verebilir.
LUPUS
2015 yılında lupus hastası olduğunu açıklayan ABD'li ünlü şarkıcı
ve oyuncu Selena Gomez ile beraber gündeme gelen lupus hastalığı,
10 kişiden dokuzu kadın olan tahmini 1.5 milyon insanı etkileyen ve
eklemlere, deriye, böbreklere, kalbe, akciğerlere ve vücudun diğer
bölgelerine zarar verebilen bir hastalıktır. Tedavi genellikle
inflamasyonu azaltmak, bağışıklık sistemini baskılamak ve
organların zarar görmesini en aza indirgemek için verilen ilaçları
içerir.
HAŞIMOTO TİROİDITİ
Haşimoto, 14 milyon Amerikalı'yı etkileyerek en yaygın tiroid
bozukluğu tipini oluşturuyor. Tiroid hormonu üretimi yavaşlar.
Semptomlar kilo alımı, soğuğa karşı duyarlılık, yorgunluk, saç
dökülmesi ve tiroid şişmesidir.
SEDEF HASTALIĞI
Sedef, kadınlarda ve erkeklerde eşit olarak görülen tek otoimmün
hastalıktır. Sedef hastalığının hafif formları genellikle özel
nemlendiriciler ve şampuanlarla tedavi edilebilir, ancak orta ile
ağır vakalarda genellikle topikal tedaviler, ışık tedavisi ve
biyolojik de dahil olmak üzere ilaçların bir kombinasyonu
gerekir.
SJÖGREN SENDROMU
Sjögren sendromu ile bağışıklık sisteminiz gözyaşı ve tükürük yapan
bezlere saldırır. Bu, salgılarının miktar ve kalitesinde bir
azalmaya neden olur ve kuru gözler, vajinal kuruluk ve ağız
kuruluğu gibi semptomlara yol açar. 4 milyon insan Sjögren
sendromuna sahiptir ve hastalığın ortalama başlangıç yaşı 40'ların
sonudur.