Fareler, gemilerin en eski çalışanlarıdır. Bazıları geminin
omurgası konurken orada bulunan farenin bilmem kaçıncı nesil
torunudur. Onlar geminin en küçük detayına kadar her yerini
bilirler. Gemi neye dayanır? Onlar bilir. Delik nerede açıldı?
Onlar bilir. Kaç kuvvette rüzgâra kirişler dayanır? Onlar bilir.
Dalgaların şiddetine gemi dayanır mı? Onlar bilir... Bile bile
kemirir...
Ve dolayısıyla geçmişte gemilerde en büyük sorunlardan biri
farelerdir... Karadan uzakta kısıtlı erzakla sefere çıkan gemilere
dadanan fareler gemicileri zor duruma düşürmektedir.
İngiliz denizciler, gemideki fareleri yok etmek için bir yöntem
kullanıyorlarmış... Bir fareyi canlı olarak yakalayıp boş bir
tenekeye koyarlarmış. Yakalanan fare burada günlerce aç
bırakılırmış.
Fare iyice aç bırakıldıktan sonra başka bir küçük fareyi bu aç
farenin yanına koyarlarmış. Tabiatın kuralı burada işler; büyük ve
aç olan fare küçük fareyi yermiş.
İlerleyen günlerde yine aç bırakılan farenin yanına alışıncaya
kadar sırayla başka bir fare koyarlarmış.