Yeni nesil ayarsız sıfatlar,
fiiller, kelimeler sonucu keşmekeş bir jargon
oluştu. Sokak kültürünün etkisiyle gelişip sosyal medyada
vücut bulan, neredeyse yeni bir dil hâline gelen kullanımlar
maalesef hızla yayıldı ve en olmadık ağızlara bile yapışıp
kaldı!.. İşte duyulduğu anda kullananın ağzına naylon
hela terliğiyle vurma isteği uyandıran yeni nesil
laflar;
Gider
yapmak-Yükselmek: Posta koymak, kavga girizgâhı.
Sinirlenmek ne ara gider yapmak oldu ne ara
yükselmek oldu anlamadık gitti. “Senin yaptığın gider ancak hoşuma
gider” narasıyla kallavi bir Osmanlı tokadı
basıla!
Bi
tık: Vara yoğa kullanılan ne idüğü belirsiz bir ölçü
birimi. Fena itici... 'Birazcık daha' demek istiyorlar sanırım. Bi
tık daha uzun olmalıydı, bi tık daha
önde vesaire. Duydukları her şeyi üzerinde hiç
düşünmeden benimseyen ve cılkını çıkararak kullanan bu
insancıklar için yapılacak tek şey; ‘yok et’ butonuna
çift tıklamak!
Adamın
dibi: Küfür mü, övgü mü hâlâ çözemediğim kalıp.
"Çok iyi adam, aslan, kaplan" manasına gazlama öbeği. Söylenen de
havalara giriyor, mutlu oluyor. Adam kim? Dibin neresi? Kafamda
deli sorular...
Gideri
olmak: İdare edecek kadar iyi olmak anlamında
kullanılan kalıp. Hiç yoktan iyidir yerine... Leş erkek
muhabbetleri yanı sıra kızların da ağızlarına sakız etmesi üzücü.
“Çok güzel değil ama gideri var... Ay yakışıklı sayılmaz ama
gideri var..." Yahu neyin gideri var? Tesisatçı söylese
anlarım. Lavaboya klozete… Onca söz arasında bu mu yani? Kimi zaman
da iltifat hatta öz güven belirteci. “Her türlü giderim
var” diyenleri görmek insanın yüzünde acı bir tebessüm
sebebi…
Yürümek: Karşı cinse
beğenisini ifade edecek şekilde mesaj atmak, fotoğrafını beğenmek,
sosyal medya hesaplarından eklemek. Bir nevi kur yapmak. “Sen
bana mı yürüyorsun?” diyerek karşı tarafın duygularına tercüman
olanları duydukça nevri dönüyor insanın. Yahu siz
daha ‘doğru yolda’ yürüyemiyorsunuz da güzelim Türkçeye
kafa göz dalıyorsunuz! Ayaklarına taş bağlayıp okyanusa
atıla…
Kurulmak: Kurum kurum
kurulan yeni gelin aklınıza gelmesin. Sevilmeyen, tepki duyulan
şahsa saldırmak, kavga etmek maksadıyla ters bir hareketini
beklemek manasında kullanılır. ''Ben bu adama çok pis
kuruldum'' benzeri cümleler duyulduğu anda densizin etini bura
buraa buraaa kurup açık alana salına.
Atarlanmak: Agresifleşmek, diklenmek,
boyundan büyük artistlik yapmak. "Ya"lı "be"li konuşan
insanların sıkça başvurduğu laflardan. Arkanız sağlamsa “Senin
atarın varsa benim de yatarım yok” deyip vurun
indirin.
Ateş
etmek: Birinin, bir şeyin güzelliğine vurgu yaparken
kullanılıyor. Beğenilen fotoğraflarının altına ''ateş
ediyorsun''lar övgü niyetine yazılıyor. Hatta sonuna silah
emolojisi ekleniyor. Uydudan tek tek konum tespiti yapılıp
bazukayla patlatıla…
Ey adamın dibi sahip çık
Türkçene!
Gideri var dilinin ama bi tık
daha özen gösterile!
Hay maşallah ‘Uydurukçan’ ateş
ediyor!
Ama Türk Dil Kurumu sana çok pis
kuruluyor!
Diyorsun ki; atara atar gidere
gider, bizim şeklimiz yeter; lakin bil ki; kültürel erozyon
sana yürüyor, ruhun duymaz her şeyin elinden
gider!..
Ninem diyor
ki; Dille düğümlenen dişle çözülmez.