Bir iş adamının işleri bozulmuştu. Ne yaptıysa olmuyordu. Bir
zamanlar başarılı be varlıklı olmasına rağmen şimdi borç
altındaydı! Bir taraftan kredi verenler onu sıkıştırırken, diğer
taraftan da bir sürü insan ödeme bekliyordu. Çok bunalmıştı ve
hiçbir çıkış yolu bulamıyordu.
Nefes almak için parka gitti. Bir banka oturdu, başını ellerinin
arasına aldı ve bu durumdan nasıl kurtulacağını düşünmeye başladı.
Yaşlı bir adam gelip önünde durdu!
“Çok üzgün görünüyorsun. Seni rahatsız eden bir şey olduğu belli…
Derdini açmak ister misin?” diye sordu… İş adamını dinledikten
sonra da, “Üzme kendini! Sana yardım edebilirim” diyerek çek
defterini çıkardı… Eliyle koparttığı sayfayı uzatırken;
“Bu para senin. Bir yıl sonra seninle burada buluştuğumuzda bana
olan borcunu ödersin. Hadi al” dedi.
Ve yaşlı adam geldiği gibi hızla gözden kayboldu. İş adamı elindeki
çeke baktı; 500 bin dolar yazıyordu ve imza ise John Rockefeller’e
aitti! Dünyanın en zengin adamı önüne çıkmıştı! Şansa bak! “Tüm
borçlarımı hemen ödeyebilirim” diye düşündü. John Rockefeller’e ait
bu çekle her şeyi çözebilirdi. Ama çeki bozdurmaktan vazgeçti. Bu
değerli çeki kasasına koydu.
Onun kasasında olduğunu bilmenin güveniyle işine dört elle sarıldı.
Büyük küçük demeden tüm işleri değerlendirmeye başladı. Ödeme
planlarını yeniden yapılandırdı. İyi yapılan işler yeni işleri
doğurdu. Birkaç ay sonra tekrar işlerini yoluna koyabilmişti. Takip
eden aylarda ise borçlarından tümüyle kurtulup para kazanmaya
başlamıştı.