Ne anlatırsan anlat,
anlattıkların karşındakinin anladığı kadardır...
Henüz yeni evlenmiş bir gelin,
evde hiç iş yapmaz bütün gün otururmuş. E hâliyle kaynana ve
kayınpeder de bu durumdan şikâyetçiymiş. Bir gün aralarında
anlaşmışlar;
"Yarın evi temizleme
konusunda gelinin önünde tartışalım, belki utanır kalkıp temizler"
demişler.
Ertesi gün başlar kaynana ve
kayınpeder "yok sen süpüreceksin yok ben süpürecektim" diye
tartışmaya.
Gelin de hiç istifini bozmaz ve
pişkin pişkin şöyle der; “Aaaa!!! Ne ayıp şey!.. Ne var bunda kavga
edecek... Bir gün biriniz, bir gün biriniz
süpürün!...”
Ne yaparsan yap, yaptıkların
karşındakinin görmek istediği kadardır...
New York'ta küçük bir çocuğu azgın bir köpeğin dişlerinden kurtaran ve hayvanı boğan iri yarı delikanlının yanına koşan gazete muhabiri sormuş:
New York'ta küçük bir çocuğu azgın bir köpeğin dişlerinden kurtaran ve hayvanı boğan iri yarı delikanlının yanına koşan gazete muhabiri sormuş:
- Kahraman Amerikalı, çocuğun
hayatını kurtardı, diye yazabilir miyim?
- Ben Amerikalı değil
Pakistanlıyım, demiş adam.
Ertesi gün New York
Times’da manşet:
"Kökten dinci Pakistanlı,
Central Park'ta bir köpeği boğdu. FBI olayın El-Kaide bağlantısını
araştırıyor....”
Ninem diyor ki; Düşman gözü
perdeli olur