Hakkı Öcal Milliyet Gazetesi

Açık konuşma zamanı

Trump’ın konuşmasını izlerken insanın içinden iki ayrı şiddetli dürtü kabarıyor: Ekrana bir şey fırlatmak ya da düğmeyi çevirip arkasını dönüp gitmek... Rahip Brunson olayının...

30 Ağustos 2018 | 5.755 okunma
Trump’ın konuşmasını izlerken insanın içinden iki ayrı şiddetli dürtü kabarıyor: Ekrana bir şey fırlatmak ya da düğmeyi çevirip arkasını dönüp gitmek...

Rahip Brunson olayının bir seçim malzemesi olduğu, 6 Kasım’a giden günlerde Trump ve hükümetinden içinde bu şahsın adı geçen çirkin ifadeleri daha sık duyacağımızı biliyoruz. Hatta sadece ifadelerle yetinmeyecekleri, sadece ikili ilişkilerimizi değil NATO çerçevesindeki bağlantılarımızı da gözümüzde giderek daha da önemsizleştiren eylemlere, yaptırımlara başvuracaklarını bekleyenlerden birisiyim. Ama yine de bu ifadelerin her tezahüründe, bir devletin başkanı bile olsa bir kişinin ülkemle ilgili sözleri, seçtiği kelimeler, başvurduğu metaforlarla ortaya çıkan kafa yapısı karşısında irkiliyorum. TV’lerin minibüsün arkasına bisiklet gibi bağlanmış kız çocukları türü haberleri verirken kullandıkları, “Bu kadarına da pes!” ifadesi, sanırım ulusça ağzımızdan düşmüyor.

Son zorbalıklarından biri, Beyaz Saray’da yapılan bir Evanjelist rahipler yemeğinde konuşmasındaki “Türkiye ile Brunson konusunda savaşıyoruz” sözleriydi. Bu ifadenin içindeki “fighting” kelimesi savaşmak, kavga etmek, dövüşmek veya mücadele etmek anlamlarına geliyor. Ama ABD’deki kullanımı itibarıyla bu kelime asla mecazi bir “uğraşıyoruz” kelimesi değil.

Türkiye-ABD ilişkilerinde daima inişler, çıkışlar olmuştur. ABD, Türkiye’ye açık, gizli silah ambargosu bile uygulamıştır. Ama o sırada bile bir Amerikan diplomatına sorsaydık, ilişkilerin türünü iki ülke arasında “fight” olduğu şeklinde ifade etmezdi.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Hani, Kongre basın özgürlüğünü kısıtlamayacaktı? 06 Mayıs 2024 | 117 Okunma Dünya artık ABD’nin arka bahçesi değil 02 Mayıs 2024 | 157 Okunma NATO bizi Rusya’dan değil ABD’den koruyor 29 Nisan 2024 | 1.129 Okunma Türkiye’nin etki alanı 25 Nisan 2024 | 1.314 Okunma ABD için ‘istikrarsızlaştırmak’ önemli 22 Nisan 2024 | 1.031 Okunma