Sadece "Tavsiye" organı olan Yüksek Divan Kurulu (YDK) için
neden böylesine sert ve hırçın bir
mücadelenin içine girildi. Fenerbahçeliler de buna
şaşırdılar. Öncesinde, Vefa Küçük'ün karşısına çıkan Nail Kır ve
Sait Yılmaz, daha iyi yönetim ve formüller önererek, gündemi sadece
seçimde tuttu. Ancak Uğur Dündar'ın bir anda adaylığını açıklaması,
eski başkan Aziz Yıldırım'ın desteğini de
net bir şekilde ortaya koyması ile
seçimin ibresi kaydı, bambaşka bir
"meydan" ortaya çıktı. Bir anda seçim
"politize" oldu. Aziz Yıldırım güç gösterisi haline gelirken,
gözler Ali Koç'un ne tavır alacağına yöneldi.
Adayların seçim ekipleri, yeni
söylemler belirlemeye başladılar.
Her bir Fenerbahçe üyesinin beğendiği adayı destekleme hakkı var.
Bu yüzden Aziz Yıldırım veya Ali Koç destekliyor diye kimse
eleştirilemez. Ancak üyelerin aidatları yatmaya
başlamışsa, seçimin ekseni, kulübün
yönetimine uzanacak bir sopa haline gelmişse, bu
mücadelenin hedefi...