Son günlerde galericilerin ve sanatçıların müzayede evlerine
karşı açıkça tavır aldıklarını gözlemliyorum. Bu durum
müzayedelerin güvenilirliğini tartışmaya açıyor. Geçtiğimiz
günlerde Atatürk'ün önce sahte çıkan, sonra gerçek olduğu öğrenilen
ama kayıtlara geçmeden gizlice satılmaya çalışıldığı baston
hikayesini yazmıştım. Aylar önce de hediye edilen eserlerin
müzayedede satıldığından bahsetmiştim. Bu süre için de hiçbir şey
değişmedi, müzayedelere olan güvenimiz düştükçe düşüyor.
Bu hafta ise sanatçı Ahmet Güneştekin, 13-14 yaşlarında yaptığı,
sonra ise hediye ettiği bir eserin müzayedede satılmaya
çalışıldığını söyledi ve ekledi: "Reprodüksiyon çalışmaya sertifika
verilmeyeceğinden maddi değeri yoktur."