Bu yaz Bodrum'da nasıl geçti? Bu soruyu soranlara ne cevap
vermek lazım ben de tam bilmiyorum. Ne iyi diyebiliyorum, ne de
kötü. Sezonun başında bir heyecan vardı, içimizde bir telaş, bir
kıpırtı. Ama o heyecan sanki hiçbir yere çıkmadı, içimizde sıkıştı
kaldı.
Bir yandan kalabalıkla boğuştuk, bir yandan da boşluğun içinde
kaybolduk. Trafikte sıkışıp kaldık, sonra aynı yolların
sessizliğinde kendimizi dinlemek zorunda kaldık. Mekanların
kötülüğüyle karşılaştık, bazen de gecenin büyüsüne kapılıp bütün bu
şikayetleri unuttuk. Öyle ya da böyle, bir sezonu daha
kapatıyoruz.
Şimdi şehre dönme vakti. Ama dönmeden önce bir geriye bakmak gerek.
Bodrum bize bu yaz ne verdi, neleri aldı götürdü, neleri bıraktı?
Bazen çok eğlenceliydi, ama sabah uyandığında bir pişmanlıktı
sanki. Kalbin burada kalıyordu ama mantığın sürekli ne işin var
hâlâ burada diyordu. Bodrum bu yaz hem çok güzeldi hem de biraz
buruk. Bir yandan her anıyla eğlenceyi sundu, diğer yandan ertesi
sabah kafamızın içinde bıraktığı sorularla, pişmanlıklarla
yüzleştirdi.
Şimdi şehre dönüyoruz, başka bir hayatın içine. Ama Bodrum'da geçen
bu yaz, ardında hem bir ağırlık hem de bir özlem bırakıyor. Her
sezon...