Üniversiteye giriş imtihanının 2. basamağının sonuçları
açıklandı. Sonuçlar açıklanmadan önce vakıf üniversiteleri ve özel
üniversiteler imaj yarışına girdi.
Bu yarışta ilk dikkatimi çeken slogan, “Mezun olunca anlarsın”
sloganı oldu.
Bezmi Alem Üniversitesi'nin daha sonra gazetemizin internet
sitesinde de göreceğim reklamını, ilkin trafikte bir binanın
duvarına asılmış dev bir afişte gördüm: Lekeli bir akciğer
fotoğrafı vardı, yanında da “mezun olunca anlarsın” ibaresi.
Adayları bilmem ama bendenizin zihnine görür görmez yerleşti.
Mezun olunca anlıyor muyuz sahiden?
Ne felsefe bölümünü bitirdiğimde, ne yüksek lisansımı
tamamladığımda, ne de doktoramı verdiğimde kendimi hiç “mezun”
hissetmedim/hissedemedim.
Her kelimenin bir hikayesi yoktur elbet. Öylesine öğreniriz.
Öğrendiğimizin farkında olmadan öğreniriz. Ama bazı kelimeler, bazı
kavramlar bir hikaye ile gelir yerleşir zihnimize.
Mezun kelimesi benim için öyledir.
İskender Paşa Cemaati'nden bir hanıma, doktora dersi alırken
vereceğim bir seminer dolayımından, sorular sormuştum. Hanımefendi
sorulara cevap vermek yerine "Biz o konuda mezun değiliz"
demişti.
İlk o zaman mezun olmak kelimesinin anlamını düşünmeye
başladım.
İnsan ne zaman, neden mezun olur?