Fatma Barbarosoğlu Yeni Şafak Gazetesi

Koruyucu aileler ile Beştepe’de bir öğlen yemeği...

7 Mart Perşembe günü Sayın Emine Erdoğan koruyucu aileler ve çocuklarını, sivil toplum örgütü temsilcileri, medya mensupları ve sanat dünyasından davetlilerle bir yemek sofrası...

13 Mart 2019 | 1.357 okunma

7 Mart Perşembe günü Sayın Emine Erdoğan koruyucu aileler ve çocuklarını, sivil toplum örgütü temsilcileri, medya mensupları ve sanat dünyasından davetlilerle bir yemek sofrası etrafında buluşturdu.

Oturtulduğum masada AÇEV’in Ankara temsilcisi Seda Yılmaz ve Ankara’ya iki buçuk saatlik bir mesafeden gelmiş bir koruyucu aile ve çocukları vardı. Şehrin adını, ailenin ve çocukların mahremiyetine duyduğum saygıdan dolayı özellikle yazmıyorum.

Davete icabet etmeye niyet ettiğimde, 7 Mart’ın Regaib kandili olduğunu bilmiyordum. Öğrendiğimde içime bir hüzün çöktü. Sonra “Allah’ım böyle olduğuna göre bunda bir hayır var, bana bu hayrı görmeyi nasip et” diye dua ettim.

Sayın Emine Erdoğan’ın, Sayın Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu zamanlardan bu yana güçlü ile güçsüzü aynı zaman ve mekanda buluşturmasına tanıklığım, her defasında bendenizi ziyadesiyle etkilemiştir.

Bu defa yine öyle oldu. Masada bir aile ve kardeş olduğunu tahmin ettiğim üç çocuk, babalarının yanında oturuyordu. Tanışalım dedim babalarına. “Bunların sorumluluğunu yeni üstlendik” dedi emekli memur olduğunu öğreneceğim baba. Masanın diğer tarafında oturan, 19 yaşında olduğunu öğreneceğim genç hanımı göstererek, “Önce onu büyüttük, şimdi o memur oldu” dedi.

Anlatılanlardan önce bir şey anlayamadım. Genç hanımın kucağında iki yaşlarında bir kız çocuğu vardı. “Evlendirdiniz mi?” dedim. “Hayır, kucağındaki bunların kardeşi” dedi baba. Anlamak için arka arkaya sorular sordum. Öğrendiklerim bendenizi çok etkiledi. Sizlerle paylaşmak istiyorum.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
“Almanlar et başında” 26 Nisan 2024 | 424 Okunma Ne olacak bu anne babaların hali? 19 Nisan 2024 | 731 Okunma Bayram neşesinin dışında kalmamak, lâkin içine de girememek... 12 Nisan 2024 | 99 Okunma Öz orucu, söz orucu, köz orucu ve seçim kampanyaları... 05 Nisan 2024 | 232 Okunma Kitapların sayfaları gençlere ve çocuklara çok mu uzak? 29 Mart 2024 | 151 Okunma