Fatma Barbarosoğlu Yeni Şafak Gazetesi

“Aynı göğün altında üç nefes”

Yabancı ülkelerde çekilmiş belgeselleri hayranlıkla seyrederken niye bizde sıradan insanın hikayesi anlatılmıyor diye gamlanırdım. Kültürü en iyi görebileceğimiz “yer”, “sıradan...

30 Ocak 2019 | 327 okunma

Yabancı ülkelerde çekilmiş belgeselleri hayranlıkla seyrederken niye bizde sıradan insanın hikayesi anlatılmıyor diye gamlanırdım.

Kültürü en iyi görebileceğimiz “yer”, “sıradan insan”ın günlük yaşantısıdır.

İki gün önce karşıma böyle bir belgesel çıktı. Önce ismine vuruldum: “Aynı Göğün Altında Üç Nefes.” Heyecanla seyretmeye başladım. Çok çarpıcı ve derin bir yakalayışla sade bir dil ile anlatıyor hikayesini. Aslında haber olarak bildiğimiz hayatlarla empati yapmaya çağırıyor bizi.

Belgeselde üç kadın var; Gizem, Esma, Karima. Üçü de hamileliklerinin son haftalarında.

Gizem, İstanbul’da yaşıyor, her gün üç saati evi ile işi arasında geçiyor, ilk bebeğine hamile. Eşi ile birlikte heyecanla bebeklerini kucaklarına alacakları günü bekliyorlar. Bebeğin odası, odasında beşiği ve dolabı, dolabında çeşit çeşit kıyafetleri, çorapları, ayakkabıları, başlıkları hazır.

Hastane odasına doğum tebriki için gelecek misafirlere ikram edilmek için, üzerinde “Kaan Ata Hoş Geldi” etiketleri ile şekerler, hediye paketleri hazırlanıyor. Gizem hastane için çekçekli bir bavul hazırlıyor; doğuma eşi, eşinin ailesi, kendi ailesi olmak üzere konvoy halinde üç otomobil ile gidiyorlar.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
“Görüntülere kazak ören aldatılmış büyükanneler” Türkiye’si... 03 Mayıs 2024 | 395 Okunma “Almanlar et başında” 26 Nisan 2024 | 428 Okunma Ne olacak bu anne babaların hali? 19 Nisan 2024 | 734 Okunma Bayram neşesinin dışında kalmamak, lâkin içine de girememek... 12 Nisan 2024 | 99 Okunma Öz orucu, söz orucu, köz orucu ve seçim kampanyaları... 05 Nisan 2024 | 234 Okunma