ÇOOOK uzun zamandır köşe yazıyorum.
Haliyle tarzım, üslubum belli.
Yıllardır beni okuyanlarınız varsa bilirler, bir konuya
taktım mı, takarım.
Eskiler buna “fikri
takip” derlerdi.
Şimdilerde pek kalmadı.
Ben ise biraz eski moda, biraz yeni moda, ortada kalmış bir
kuşağın gazetecisi olarak görüyorum kendimi.
Bu uzun girizgâhın nedeni ise şu.
Yine bir “Hüseyin
Gülence” yazısı yazacağım.
“Taktın” demeyesiniz
diye “fikri
takip” diyorum peşin peşin.
Dün Hüseyin Gülence’nin 28
Aralık ve 30 Aralık 2011 günü yazdığı yazılarda MİT’e yönelik FETÖ
operasyonunun işaret fişeğini attığını yazmıştım. Bu yazılardan 38
gün sonra FETÖ’cü
savcılar, Erdoğan’ın da
ameliyatından istifade ederek MİT’e operasyon çekmeye
kalkışmışlardı.
Hüseyin Gülence bu yazıma sosyal medya
üzerinden yanıt vermiş ve bana türlü hakaretten
sonra, “Ben o operasyonu Maraş olaylarının
araştırılması için
istemiştim” diyor.
Hee, hee öyledir mutlaka.
Klasik FETÖ taktiği budur, bilmeyen mi
kaldı!