Her çatışmasızlık döneminden sonra olduğu gibi PKK, fırsatı kaza
etmiyor.
Şiddet sarmalını bir adım öteye taşıdı.
Alışık olmadığımız bir durum değil bu.
PKK 'barış süreci'nde hiçbir silahlı unsurunu dışarı
çıkarmadı.
Aksine onları dağlara çiviledi.
Yerel halkla da farklı bir ilişki kurdu.
Bugünkü durumda farklılık arz eden bir nokta var.
O da Ortadoğu düzleminde yaşanan terör sarmalı.
Ve DAEŞ'in yarattığı kaostan, PKK gibi marjinal örgütler azami
şekilde faydalanıyor.
Terör örgütleri denilince akla isimleri gelmez.
Kullandıkları ortak kaynaklar gelir. İnsan
kaynağından, para ve silah kaynağına kadar uzanan geniş bir
yelpazede sıradan vatandaşın göremeyeceği, aracılar üzerinden
yürütülen taşeron faaliyetler var.
Aracıların çok kazandığı para var.
Hiç beklenmedik istihbarat bilgileri ile saldırı ve sabotaj
metotları bu aracılar vasıtasıyla öğreniliyor.
1990'larda Yunanistan'ın üstlendiği rolü bugün üstlenen pek
çok devlet var.
Üst akıl PKK'yı kullanarak 'vekaleten Savaş'ı Türkiye
gündemine taşıyor.
Bilgiler anında paylaşılarak son teknoloji eylemlere
yansıtılıyor.
DAEŞ Ortadoğu'da bugüne kadar eşi görülmemiş bir eylem ve vahşet
hafızası yarattı.
PKK bundan azami şekilde istifade ediyor.