Vahşi kapitalizm ve siyasal İslam işbirliği “altına hücumu”
getirdi. Aynen Chaplin’in filminde (Gold Rush)
olduğu gibi. Bu sefer vahşi Batı “vahşi Doğu” oldu.
Paul Henze’nin vahşi kapitalizme monte edilmiş
ılımlı siyasal İslamında olduğu gibi. BOP da zaten “petrole hücum,
doğalgaza hücum” için değil mi? Sıra altına hücuma geldi, vahşi
Batı “vahşi Ortadoğu” olmuştur. Senaryoyu vahşi kapitalizmin babası
ABD yazdı, emperyalizm adına...
Bu sefer Kaz Dağları’nı eskiden “vahşi Avrupalıların” saldırdığı
ABD’nin batısı gibi görmeye başladılar. Emperyalizm (ve kapitalizm)
içerideki ortakları ile birlikte ülkeyi vahşi Batı’ya çevirdiler:
FETÖ’leriyle, tarikatlarıyla, cemaatleriyle, işadamları ile hep
birlikte...
Hangi taşı kaldırsanız altından siyasal İslamcıların yandaş
işadamları ve siyasilerinin, vahşi Batı kapitalizmi ile işbirliği
çıkıyor: önce yerin üstündekileri özelleştiriyoruz diye “yabancı
tekellere” peşkeş çektiler, sonra da cennet vatanın altındakileri
yabancılara pazarlayarak cenneti cehenneme çeviriyorlar.
Bu dünyadaki cenneti yok ederek “öbür taraftaki” cennetleri
kullanarak bunu yapıyorlar üstelik...
Karga yavruları, kazlar ve “insanlar”...
Geçen günlerde ekranlarda izledim: Anadolu’da köyde bir adam,
bahçede bulduğu karga yavrularını anasız kalınca beslemeye
başlamış. Minnacık yavrular da 80 kiloluk koca bir insanı anaları
sanmışlar. Ona sıkı sıkıya bağlanmışlar, bağımlısı olmuşlar!
İlkel toplumlarda da insanları karga yavruları haline getirip
beslemeye başlarsanız, “kim olursanız olun size bağımlı hale
gelirler”.
Hele 4-5 yaşlarında bu işe soyunursa...