MAÇI seyretmediyseniz, skora aldanmayın. Seyrettiyseniz, bu
cümleye hak verirsiniz, tabii ki futboldan anlıyorsanız.
Beşiktaş'ın dün gece en büyük şansı Göztepe ile oynamasıydı. Çünkü
Göztepe iyi takım değil. Bu kadro ve bu oyun ile küme düşme
mücadelesi verirler. Bakınız, geçen hafta oynanan maçları
seyrettiğimde Sivasspor'u beğendim, Kasımpaşa'yı beğendim,
Trabzon'u beğendim, Malatya'yı beğendim. F.Bahçe ile Göztepe
karşısında seyrettiğim Beşiktaş için kafamda soru işareti var.
Çünkü bu takımların rakiplerinden Gazişehir çok kötü, Göztepe
kötü.. Bunlar benim seyrettiğim takımlar için fikirlerim. İlk 7-8
haftadan sonra lig şekillenmeye başlar. Yalnız dört büyüklerin
dışındaki takımların sezona çok iyi hazırlanıp, en az 10 maçta
aldıkları puanlar çok önemli.. Dün gece aynı pozisyonlara Göztepe
de girdi, Beşiktaş da girdi. Beşiktaşlılar gol yaptılar,
Göztepeliler yapamadılar. Bu da şu demek; büyük takım, küçük takım
farkı.. Aradaki o ufak ayrıntı sonucu belirliyor. Maçta kalite var
mı, yok.. Yayıncı kuruluş atlıyor, zıplıyor ama ben bu işi yapmasam
bu maçları seyretmem, çünkü eziyet oluyor. Bir de yayıncı kuruluşun
açık kanallara maç görüntülerini vermemesini hayretle izliyorum.
Ben bu cümleyi şimdilerde söylemedim. Yayıncı kuruluşta çalışırken
de söyledim. Görüntüler verilsin ki, iş köpürtülsün. Hele
Türkiye'nin şu ortamında komşuları ile sorunlar varken, yurt içinde
de bazı sorunlar yaşanırken, insanların bir tek zevk aldığı, kötü
futbola rağmen seyretmek mecburiyetinde kaldığı bizim futbolun
görüntülerinin saklanmasına anlam veremiyorum. Hayırlısı diyelim
veya herkesin kullandığı bir cümle var ya, her işte bir hayır
vardır! RUH HASTALARI! EMİNE Bulut'un vahşice
katledilmesin...