Elbette “güç zehirlenmesi”
diyebilirdim ama tam açıklamıyor.
“İktidar cinayetleri”, güçlünün
güçsüze zulmüdür.
Elinde dolu bir pompalı tüfek olan kişi,
silahsız olanı öldürür.
Kızlarını vermeyen aileye ateş açan zorba bunu
yapmıştır.
Ayrılmak isteyen karısını sokak ortasında vuran
kocanın yaptığı budur: Benim olmayan ölsün.
Öldürülen kadınlar -ki sayıları hep artıyor-
iktidar cinayetinin kurbanlarıdır.
İktidar tehlikeli bir güçtür.
Bir insanı öldürmekten okullarda yaşanan yaşıt
zorbalığına kadar, iktidarın her türü kendi halindeki kişinin
başına beladır.
Zorba ancak zorbalığından zarar görürse
durdurulur.
Onun için de zorbalığı durdurmanın yolu, bunu
ona ödetmekten geçer.
***
22 Aralık 1984 tarihinde Bernhard
Goetz, New-York Manhattan’da metroya bindi. Vagonda dört
siyahi genç vardı.
Goetz yanlarına oturdu. Gençler gürültü
çıkarıyor ve bela arıyorlardı. Gençlerin ikisi yerlerinden kalkarak
Goetz’in karşısına dikildi: Beş dolar ver, dedi birisi. Üçüncü genç
de şişkin cebini göstererek silah tehdidinde bulundu. Goetz “Ne
istiyorsunuz” diye sordu. Zorba “Beş dolar” dedi. Goetz elini
cebine attı, beş mermisi olan bir Smith- Wesson tabanca çıkardı,
dördünü de birer mermiyle vurdu. Beşinci mermiyi de yerde yatanın
beline sıktı. Gençlerin üçü öldü, dördüncü de yaşamı boyunca felçli
kalacak biçimde yaralandı.
Bernhard Goetz beraat etti ve kahraman ilan
edildi.
İyi mi yapmıştı yoksa beş doları verip kurtulsa
mıydı?
Siz, beş yaşında çocuğa tecavüz eden kişiye ne
ceza verilmesini istersiniz?
Siz, yoldan geçen bir genç kızın giysisini
bahane eden saldırgana hangi cezayı uygun bulursunuz?
Kadın tecavüzleri.
Çocuk tecavüzleri.
Cinsel saldırılar.
İlkel dürtü saldırıları.
Onları haklı bulanlar.
Üstünü örtenler.
“Büyütmeyin” diyenler.
Hangi cezalar uygundur sizce?
***
“Kırık Camlar Kuramı”nı bilir
misiniz?
İki suçbilimcinin (kriminolog) buluşudur.
James Wilson ve George
Kelling.
Bir mahallede bir ev. Bir evin bir penceresinin
camı kırılır. Yerine takılmayınca bir camı daha kırılır. Ev
serserilerin mekânı olmaya başlar. Sonra orası suçluların barındığı
bir mahalle olur. “Kırık Camlar” kuramı bu.
Kırılan ilk cam.
İktidar cinayetleri de böyle başlar.
Önce, iktidarın haksızlıkları başlar. Aldıran
olmaz.
Canı yananlara mazeretler bulunur.
Sonra iktidarın zorbalıkları başlar, kimi
korkar, kimi susar, kimi de kuyruk acısını çıkarır.
Sonra iktidarın cinayetleri başlar.
Artık mahalle zorbaların eline geçmiştir. Ya
susarsın, ya kaçarsın.
***