Yanal, saha içi parselasyonu, oyuncuların gerçek mevkilerinde
oynatılması ve yardımlaşma konularını hâlâ çözebilmiş değil Ersun
Yanal, Alanya maçı sonrası Jailson üzerinden yapılan eleştirilerden
fazlasıyla etkilemiş anlaşılan. 18 Mayıs 2019’dan
bu yana hiçbir resmî maça çıkmayan, sezon başı hazırlık kampı
görmeyen, fizik açıdan oldukça yetersiz kalan Adil Rami’yi sahaya
sürme gafletinde bulunmasının başka bir izahı olamaz çünkü.
Yanal, medyanın dolmuşuna binmenin faturasını da 16. dakikada acı
bir şekilde tecrübe etti. İlk 10 dakika içinde ayağındaki topu iki
defa rakibine veren Adil Rami, üçüncüsünde bombayı patlattı.
Futbolun cilvesi işte. Geçen hafta Alanya’da taç atışını yanlış
yerden kullanılmasıyla ilgili kural hatası yapıldığını ileri
sürerek TFF’den maçın tekrarını talep eden Fenerbahçe, 20. dakikada
Ozan’ın auta giden şutunda hakemin köşe vuruşunu göstermesiyle
beraberlik golünü buluverdi. Acaba, Ankaragücü bu pozisyon için
itiraz etse, Fenerbahçe yönetimi ne hisseder?
Rodrigues’in rakibine çalım atmak isterken kendini sakatlaması da
Fenerbahçe için tam anlamıyla piyango oldu.
Emre’nin oyuna girmesi ve Adil Rami’nin devrede soyunma odasında
bırakılması maçı Fenerbahçe’nin lehine çevirmeye yetti.
Gerek oyuncu tercihleri gerekse oyun sistemi konusunda Ersun
Yanal’ın kafasında hâlâ daha bir netlik olmadığı çok net belli
oluyor.
Özellikle maçın ilk yarısında Luiz Gustavo’nun hücuma yakın oynayan
Kruse, Rodrigues ve Deniz’e doğru “Gelin, yaklaşın” şeklindeki
isyanı da bu durumu çok iyi özetliyor aslında.
Üstelik ikinci yarıda 6 ön liberonun (Gustavo, Ozan, Emre, Jailson,
Tolga ve Tolgay) bir arada oynadığını da unutmamak gerek.
Son 2 haftada yaşanan 5 puanlık kaybın ardından, Galatasaray
derbisi öncesi elde edilen bu galibiyet Fenerbahçe adına dün
akşamki tek pozitif gelişmedir.
Ligde 5 hafta geride kaldı ama Ersun Yanal, saha içi parselasyonu,
oyuncuların gerçek mevkil...