Son zamanlarda değişik bir "eylem" biçimi ortaya
çıktı: Üniversiteli gençler toplanıp hep
birlikte İzmir Marşı'nı söylüyorlar.
Eh, biz de zamanında bir şeyler söylerdik ama daha ziyade "Gün
doğdu hep uyandık, siperlere dayandık" şeklinde...
Gençlerin "milli hisleri galeyana gelmiş" falan
değil.
Bunu Miçotakis'e değil Erdoğan'a karşı söylüyorlar.
Meğerse İzmir Marşı bir muhalefet marşıymış da haberimiz
yokmuş.
Olmalıydı. İzmir'de belediye seçimlerinden önce de "Kemal
Paşa'nın adını mücevher taşa yazmaktan" söz
ediyorlardı.
(Bozuk Türkçe.) Çünkü İzmir herhalde Yunan ordusunun elindeydi!
AK Parti düşmandı ha?
İzmir Marşı'nın aslında "Kafkasya Marşı" olduğunu
bilir misiniz?
Çoğunuz bilmezsiniz. Belki öğrenmek de istemezsiniz.
İzmir Marşı'nın cumhuriyetle de ilgisi yoktur, Cumhuriyet Halk
Partisi'yle de, devrimlerle falan da.
Bestecisinin Kurt Striegler adında bir Alman olduğu
söylenir. 1923 yılında.
Öte yandan, 1914 yılında İzzettin Hümayi Bey tarafından
bestelendiği de söylenir.
Hem de, Bakü'ye giren "İslam ordusu" için
bestelenmiş!
Kaptanzade Ali Rıza Bey de eser sahibinin kendisi olduğunu iddia
edermiş.
Tartışmalıdır yani...
"Kafkasya dağlarında çiçekler açar..." Kafkasya'yı
alamadık İzmir'i aldık, marşı da oraya çevirdik.
Kimisi de Erzurum Marşı diyor, çünkü bir de "Yayla
Suyu" diye bir Erzurum "varyantı" var.
Yeni öğrendim, bir de "futbol versiyonu" varmış:
"Kalemizde Panter Ali var.