Spielberg'in filminin DVD'si çıkmış, hemen getirttim, disk
ücreti artı posta ücreti derken bizim paraya çevirince fena halde
acıttı.
Ama izlemek şarttı. Batı Yakası'nın Hikâyesi'ne "gönül borcumuz"
vardır.
Hemen söyleyelim: Bu film çok iyi bir film. Kendi başına ayakta
duruyor. Usta işi.
Ama insan ne kadar "karşılaştırmayacağım" dese de ister istemez
"eskisiyle" mukayese ediyor.
Bu kaçınılmaz. Spielberg de herhalde bu filmi yeniden çekerken
bunun böyle olacağını biliyordu, göze almıştı. Cesaret işiydi.
Tutmadı diye üzülmesin, "Bir daha müzikal çekmeyeceğim" gibi
saçmalıklardan da vazgeçsin.
Bazı sahneler, örneğin filmin açılış ve kapanış sekansları
(Manhattan üzerinde dolaşan kamera ve yıkıma gidecek evlerden
görüntüler) bu "versiyonda" daha da iyi. Fotoğraf sanatının
doruğuna çıkılmış.
Bazı şarkıların yerleri değiştirilmiş. Örneğin, ünlü "Boy, Boy,
Crazy Boy" şarkısı cinayetten sonra değil de önce söyleniyor.
Söyleyen de Tony.
Bazı sahneler "geliştirilmiş", yeni diyaloglar eklenmiş, böylece
Tony'nin eski çetesinden niçin uzak durduğu, Chino'nun duygu ve
düşünceleri vb. daha da açıklık kazanıyor.
İlk filmde İspanyolca "tadımlık" kullanılıyordu, burada bayağı yer
tutuyor. Bu da gerçeğe çok daha uygun.
Günün gerçekleri ve havası doğrultusunda, çeteye katılmak için
çırpınan ama hep kovalanan "erkeksi kız" burada eşcinsel olarak
çizilmiş.
En büyük sürpriz, çocuklara ağabeylik eden yaşlı Doc'un yerini,
onun kızı Valentina'nın alması. Oynayan da kim? Rita Moreno!
İlk filmdeki o ufak tefek, fıkır fıkır ve de ergen ruhumuzda
yaralar açan esmer bomba elbette yıllara yenik düşmüş, yerini buruş
kırış, saçı başı apak bir yaşlı teyze almış. (Yılları yenen iki
kişi tanıyoruz, Nebahat Çehre ve Ajda Pekkan.)
Bu sene Oscar'lara yetişemedi ama önümüzdeki yıl herhalde Moreno'ya
bir onur ödülü verilecektir. George Chakiris'i de unutmasalar.
Koreografide ("kareografi" değil ayılar) büyük ölçüde Jerome
Robbins'e sadık kalınmış, ufak tefek "rötuşları" saymazsanız.
Asıl önemli olan rol dağılımı.