Türkiye’nin en büyük toplumsal ve
siyasal sorunu Atatürk
Devrimlerine rağmen, Feodal Kültür’den
hâlâ kurtulamamış olmasıdır.
Feodal Kültürün kalıntılarının hâlâ egemenliklerini sürdürmelerine
ek olarak, politikacılar ve özellikle sağcı politikacılar, kendi
çıkarları için, Aşiret Kültürü değerlerini topluma dayatmakta ve ne
yazık ki böylece, ilkel kültür kalıntılarının devamını ve hatta
güçlenmelerini sağlamaktadırlar.
*** Geçmişin
“Feodal Aşiret Kültürü”, “Çağdaş
Çoğulcu Demokrasi”nin en büyük
düşmanıdır:
Bu kültür, ailenin/ aşiretin/reisin kimliğini başka bütün
kimliklerden üstün görür.
Bununla da yetinmez, kendi ailesinin/aşiretinin/ reisinin
kimliğinden farklı olan bütün kimlikleri kendisine düşman olarak
algılar ve öyle konumlandırır.
Bu kültüre göre ailenin/ aşiretin/reisin varlığı, (bekası) her
kişiden/ bireyden önemlidir; bireylerin/kişilerin varlıkları
(bekaları) sadece ve yalnızca ailenin/aşiretin/ reisin varlığına,
(bekasına) refahına, gücüne bağlıdır.
En yüce ve en mukaddes olan değer, aileye/aşirete/reise
bağlılıktır; ailenin/ aşiretin/reisin değerleri, inançları,
gelenekleri ve elbette kimliği her şeyin üstündedir!
*** Türkiye gibi “Endüstrileşme ve Kentleşme Sürecini” tamamlayamamış olan ve hâlâ Feodal Kültür kalıntılarıyla boğuşan ülkelerde politikacılar ne yazık ki bu “Aşiret Kültürüne” d...