Sevgili okurlarım, Türkiye seçimden seçime
koşuyor. Son birkaç yıl içerisinde yerel, milletvekili ve
cumhurbaşkanı seçimleri için kaç kez sandık başına gittiğimizi ben
yazmayayım, siz düşünün!
Şimdi yakın geçmişe gidip biraz dolanalım ve bellek
tazeleyelim.
* * *
Ülkemizde 10 Ağustos 2014 günü çok önemli bir
seçim yapıldı. İktidar şöyle düşünüyordu:
“Bizden yana olmayanların çoğunluğu yaz tatiline gider ve
dolayısıyla oy kullanmaz. Bizim bindirilmiş kıtalar ise sandık
başına gider ve oyunu kullanır!”
Seçime üç aday katıldı.
AKP’nin adayı Recep Tayyip Erdoğan,
CHP-MHP ikilisinin ortak adayı Ekmeleddin
İhsanoğlu ve HDP’nin adayı
Selahattin Demirtaş.
Ekmeleddin Bey’in
ismini cismini bilmezdik, tanımazdık.
Sonradan ortaya
çıktı ki, kendisini CHP’ye öneren ve üzerinde
ısrarla duran Devlet Bahçeli’dir. Gerekçesi şöyle
idi: “Uzun yıllar İslam teşkilatlarında çalışmış değerli
bir uzmandır. Merkez sağ oylarını AKP’den alıp bizim hanemize
yazabilir.”
Her zaman
olduğu gibi Bay Bahçeli yine aday değildi ve gündemde kalabilmek için
başka partileri kullanıyordu.