Dün bütün dikkatler MHP’nin grup toplantısındaydı; gözler, 29 Ekim resepsiyonuna katılmayan ve Kıbrıs’taki seçimlere ilişkin tutumuyla tartışma yaratan Devlet Bahçeli’nin ne söyleyeceğine çevrilmişti.
Beklentiyi bu kadar yükselten asıl neden, MHP’ye yakın TÜRKGÜN gazetesinin rutin bir grup toplantısını bu kez ‘MHP lideri Devlet Bahçeli TBMM’de önemli açıklamalarda bulunacak’ başlığıyla manşete taşımasıydı.
Nitekim ben de doğal olarak pür dikkat MHP’nin grup toplantısına kilitlendim.
Ve günlerdir kamuoyunun gündemini meşgul eden “Cumhur İttifakında çatlak” iddialarının ardından MHP lideri Bahçeli konuştu. Yine doğal olarak bir yandan konuşmasını dinlerken bir yandan da Bahçeli’nin konuşmasının alt metnine gizlediği enigmayı çözmeye odaklandık. Çünkü Bahçeli kelimelerden ziyade işaretlerle, sembollerle muhatabına mektup yazmayı, mesaj vermeyi seviyor.
Meşhur yüzüklerinden biriyle yaptı konuşmasını; içinde “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billahi’l-aliyyi’l-azim” yazılı yüzüğünü yakasındaki rozetle tamamlamıştı.
Zorluk, sıkıntı, çaresizlik, öfke, kötü bir haber duyulduğunda, iç sıkıntısı, kaygı ya da umutsuzluk anlarında kalben...