Kavramların bilimde tanımları vardır. Medeniyet de
tanımlanmıştır. Bilimsel kavramlara isteyen istediği tanımı
yükleyemez. Yükleseler de bilim dünyasında dikkate alınmazlar.
MEDENİYET
Medeniyetin ya da günümüz Türkçesine yerleşmiş karşılığıyla
Uygarlığın tanımını bu köşede sık sık hatırlattık. Batı dillerinde
Civilisation deniyor. O’nun da Latince kökenli Civis sözcüğünden
geldiğini burada bir kez daha açıkladık (3 Kasım 2018). Ona da
okuyucularımızdan itiraz edenler var. Civis sözcüğünün Latince
kökenli olmadığını, başka dillerden Latinceye gittiğini yazıyorlar.
Civis, Civil, Civilis, Civilisation sözcükleri hep Latinceden
dünyaya yayıldı. Bu sözcüklere anlam yükleyen, kökenleri değil,
Roma imparatorluk pratiğidir. ÖZEL MÜLKİYET, TİCARET VE
KENTLEŞME
Civilisation kavramının Arapça ve Türkçe karşılığı olan Medeniyet,
Arapçada medine yani kent sözcüğünden geliyor. Latincede olduğu
gibi kentleşme süreciyle bağlantısı sözcük kökeninde de
görülüyor.
Medeniyet, bir üretim fazlasının oluşması, özel mülkiyetin doğuşu,
kabile toplumunun çözülmesi ve toplumun sınıflara bölünmesiyle
birlikte ortaya çıktı. Özel mülkiyet ve sınıflarla birlikte, para,
ticaret, pazarlar, kentler, ordu, devlet, bilim, din tarih
sahnesine çıktı. Tabii bu anlattıklarımız, her toplumda daha uzun
veya kısa, yüzlerce hatta binlerce yıllık süreçlerin ürünüdür.
Mezopotamya, Çin, Hint, Mısır, Atina, Roma, İran, Emevi-Abbasi,
Orta Asya, Uygur, Karahanlı, Selçuklu, Cengizliler, Osmanlı,
Altınordu, Timurlular vb medeniyetleri kendi özgün gelişmelerinde
hep aynı özel mülkiyet ve ticaret...