Dün hem İzmir hem de Türkiye için önemli bir gündü.
Star Rafinerisi’nin resmi açılışı yapıldı.
İki ülkenin Cumhurbaşkanları da bu özel törende hazır
bulundular.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, bu dev
projenin başlamasına start verdiler.
Unutmamak gerekir; Star Rafinerisi son 30 yıllık dönemde
gerçekleşen en önemli reel sektör yatırımı olarak kayıtlara
geçti.
Rafineri, kümelenme ve entegrasyonun en önemli örneği de oldu.
Petkim yarımadasında gerçekleştirilen rüzgar santrali ve Petlim
Limanı ile birlikte artık rafineri – petrokimya enerji - liman ve
dağıtım zincirinin tamamı bir arada buluşmuş oldu. Rafineri
sayesinde Petkim yıllık 2 milyon ton, yaklaşık 750 milyon dolar
ithalat tutarını yerlileştirmiş olacak. Rafinerinin üreteceği diğer
rafinaj ürünleri ile ithalat engellenmiş de olacak. Toplamda cari
açığa yıllık 1.5 milyar dolarlık bir katkı anlamına geliyor.
Rafinerinin toplam üretim miktarı olan 10 milyon ton ürünün 2
milyon tonluk kısmı Petkim’in hammadde ihtiyacını karşılarken, geri
kalan 8 milyon ton ürünlerin tamamının bugün Türkiye’nin ithal
ettiği düşünülürse, buna tam olarak bir ithal ikame veya
yerlileştirme projesi de denilebilir.
Neden bu kadar ayrıntıya girdim?
Çünkü bu büyük proje İzmir’de oluyor.
Yanı başında Tüpraş, hemen yakınlarında Türkiye’nin en büyük demir
çelik tesisleri ve biraz ötesinde Türkiye’nin en büyük
limanlarından biri Çandarlı var.
Bu yatırımlar elbette bugünden yarına yapılmıyor ve güçlü finansman
ve strateji de gerektiriyor.
Ama bütün bu yatırımlar tek tek bitiriliyor.
İzmir’in kuzeyi giderek bir üretim üssü haline geliyor.
Petkim’in yatırımlarının da devam edeceğini biliyoruz.
Socar’ın toplam yatırımlarının 20 milyar doları geçeceğini
biliyoruz.
Dolayısıyla bu hem istihdam hem de ekonominin canlanması, büyümesi
demek...
Sosyal hayata gelen hareketliliği de unutmamak gerekiyor.
İzmir’i bir de bu açıdan değerlendirmek gerekir.
Hep konuşulur ve tartışılır ya “İzmir’in kimliğini nasıl tarif
etmek lazım” diye...
Ben de hep söylüyorum.
İzmir’de sanayi de turizm de hizmet sektörü de var.
Gelişmiş metropoller böyledir.
İzmir de böyledir.
Trafik giderek artıyor
Geçen gün Bergama’ya gittim.
Çevre yolunun bir an önce bitirilmesi gerekiyor.
Normalde bir saatlik yolu neredeyse iki saatte zor gittim.
Petkim’in ve Tüpraş’ın burada adeta bir sanayi kenti yaratması,
demir çelik tesislerinin artması, Aliağa Organize Sanayi
Bölgesi’nin giderek daha çok ilgi görmesi, buranın trafiğini iyice
artırmış.
Giderken viyadüklerin, bağlantı yollarının devam ettiğini
gördüm.
Dilerim en kısa sürede tamamlanır da İzmir’in kuzeyinin trafiği
biraz olsun rahatlar.