“İzmir’de FETÖ’nün yeni yapılanması ortaya çıkarıldı”
diye...
Haberde FETÖ üyesi yüz küsur kişinin toplantı halinde yakalandığı
da ayrıntılar arasındaydı.
Geçmişte yaptıkları birçok şey deşifre edilmiş, devleti ele geçirme
planları artık netleşmiş, akla gelmeyecek yöntemler izleyerek
toplumu kandırmış, demokrasiyi kendine göre kullanmış bir terör
örgütü için hala insanlar toplanıyor, bir araya geliyor, bir şeyler
yapma çabası içinde oluyorsa ne demeli bilemiyorum.
Allah akıl fikir versin...
Gerçekten anlamakta zorlanıyorum.
Aklını kiraya veriyorsun, hatta satıyorsun.
Ruhunu teslim ediyorsun adeta varlığını yok sayıyorsun.
Devletin, toplumun tepkisi belli, yaşanan acılar ortada...
Ve hala o yolda gidiyorsun.
Bir de yeni yapılanma içine giriyorsun.
Allah akıl fikir versin...
Motorculara selam
Oldum olası motosikletten çekinmişimdir.
Kullananları kıskanırım kıskanmasına ama binme cesaretini bir türlü
bulamamışımdır.
“Altın elbiseli adam” Barkın Bayoğlu’nu duyardım ama bu kadar
sevildiğini bilmezdim.
Dün cenaze töreninde onlarca değil, yüzlerce değil, binlerce
motorlu vardı.
Vefalılar, sevdalılar...
Cesaretliler, bir aradalar...
Uyumlular, müthiş bir dayanışma içindeler...
Motora binmem ama motorcu ruhuna şapka çıkarırım.
Ses ver Pınar Karşıyaka
Göztepe’nin Başkanı Mehmet Sepil’e kulübü devraldığı dönemde
taraftardan üç konuda büyük baskı vardı.
Birincisi futbol takımının Süper Lig’e çıkmasıydı. Göztepe bu
hedefine ulaştı, taraftardan daha mutlusu yoktur herhalde...
İkinci istek; bir basketbol takımıydı. Rakibi Karşıyaka’nın en
istikrarlı şubesi basketboldu. Ve Göztepe’nin de arayı kapatması
gerekiyordu. Mehmet Sepil bu isteği baştan reddetti. “Pınar
Karşıyaka gibi bir takım var. Artık başarısı kanıtlanmış, istikrarı
olan bir takım” dedi ve kestirip attı.
Hatta Karşıyaka’nın o günkü başkanı Ali Erten’in davetini
kırmayarak Barselona maçına bile gitti.
Üçüncü istek; bir erkek voleybol takımıydı. Sepil bunu da reddetti.
Çünkü Avrupa şampiyonu olmuş bir Arkas vardı.
Göztepe hentbole, yelkene yöneldi.
Doğrusu buydu.
Taraftarlık bence böyle bir şey; sadece gönül verdiğin renkler için
değil, o kentin spor dünyası için de düşüneceksin.
Sepil bunu yaptı, en iyisini yaptı.
***