Olayın başından itibaren belirgin bir ihmal ve saldırganlara
yönelik hoşgörü durumu vardı. Bir saldırgan evin etrafını ateşe
verseydi, hepimiz orada can
verebilirdik.”
Murat Emir Ankara Milletvekili. Hukukçu ve göz doktoru. Linçten
kılpayı kurtulan CHP lideri Kılıçdaroğlu ile Çubuk’taki şehit erin
cenaze törenine katılan CHP heyetindeydi.
BirGün gazetesindeki “Oradaydım” başlıklı
yazısında Emir’in verdiği ayrıntılar ürpertici. İçişleri Bakanı
Soylu’nun CHP’den emniyete bilgi verilmediği beyanına karşılık,
sabah saat 10’da Koruma Müdürü’nün Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne
haber verdiğinin altını çiziyor o da.
Cami avlusuna geldiklerinde gerginliği hissettiklerini,
şehidin cenaze namazının saf düzeni dahi alınmadan
kılındığını paylaştıktan sonra bakın ne diyor:
“ÇARESİZLİK HİSSİ”
-Sonrasında resmi geçit için tekrar bize gösterilen yere
geldiğimizde Genelkurmay Başkanı ve Hava Kuvvetleri Komutanı’nın
yanımızdan ayrıldığını gördük. Buna bir anlam veremedik
ancak biz ekip olarak genel başkanımızın yanından ayrılmadık.
-Resmi geçit biter bitmez oradan bir an evvel aracımıza
ulaşmak üzere hareketlendik ancak bütün tepkilere karşın güvenlik
güçleri etrafımızda etkin bir güvenlik çemberi
oluşturmamıştı. Zaten yürümeye başlamamızla protestoların
şiddeti arttı.
★★★
Yazısını okuyunca Emir’i aradım. Arbedede sürüklenirken gözünden
yaralanmış. “Önemli değil bu” dedi. Kendilerini en
çok Kılıçdaroğlu’na linç girişimine tanıklık sırasındaki çaresizlik
hissinin kahrettiğini söyledi. “Düşünün ki anneniz ya da
babanıza yanınızda saldırıyorlar. Hiç farkı yok.”
Sözlü/fiziki saldırının oldukça uzun sürdüğünü, ilk anlardan eve
ulaşıncaya kadar yarım saati geçtiğini, o yarım saat boyunca
güvenlik duvarı olmaksızın izhidam halinde sıkışarak
sürüklendiklerini anlatan Emir, “Bir ara içimden ‘Buraya
kadarmış’ dediğimi hatırlıyorum” diyor. Benzer cümleyi
fiziksel saldırıya uğrayan Ankara Milletvekili Levent Gök de
söyledi.
Saldırganlara “hoşgörülü” davranıldığını,
görüntüleri izlerken anlamak mümkün. Bırakın ateş açıp gaz sıkarak
dağıtmayı, Kılıçdaroğlu’nun açık hedef haline geldiği evin
çevresini saran, balkona hücum eden, arabayı taşlayan,
“Yakın o evi yakın” diyen linççi güruha
karşı kalkan dahi kullanılmamış.
KAMUFLAJ KİME GİYDİRİLİR?