Başından beri soruyorum Adnan Oktar’a destek veren, davetlerine gidip şarkılar söyleyen, programlarında haber yapan ünlüler şimdi ne düşüyor acaba diye...
Sağ olsun Günaydın’daki arkadaşlar sormuşlar.
Kimi, “Kendisini tanımam, paramı alıp şarkı söyledim” demiş...
Kimi, “Normalden çok para istedim, ödediler” yanıtını vermiş...
Kimi, “O gecenin onun olduğundan haberim yoktu, sadece mesleğimi
icra ettim” diyerek çark etmiş...
Demek ki sanat camiasında durum bu; parayı kimin verdiğine bile
bakmadan herkesin önüne çıkıp şarkı söylüyorlar.
Ortada bir duruş yok.
Bu halleriyle hiç şaşırtmadılar beni...
Sahte takipçi satın alan ünlüler kimler?
Twitter arada sırada kullanıcılarına güven vermek için sahte
hesaplara savaş açıyor ve büyük bir temizlik harekatına
girişiyor.
Hafta başında yine aynı şeyi yaptı ve konu “Hangi ünlü kaç takipçi
kaybetti” başlığıyla gündeme geldi.
Peki ünlülerin takipçi kaybetmesi, para verip takipçi satın
aldıkları anlamına mı geliyor?
Elbette değil...
Ünlülerin pek çoğunun haberi bile yok sahte hesapların kendilerini
takip ettiğinden.
Bu yüzden Cem Yılmaz’ın 13.7 milyon takipçisinden 276 binin sahte
olması çok normal.
6.5 milyon takipçisi olan Demet Akalın’ın, 4.3 milyon takipçisi
olan Gülben Ergen’in, 3.5 milyon takipçisi olan Hande Yener’in de
100-150 bin takipçi kaybetmesi normal.
Bu isimlerin parayla takipçi satın aldığı anlamına gelmez bu
durum.
Peki anormal olan ne?
Doğuş’un 600 bin takipçi azalıp 399 bine düşmesi...
Gökhan Özen’in 487 bin azalıp 496 bine düşmesi...
Emre Kaya’nın 792 bin azalıp, 223 bine düşmesi...
Nihat Doğan’ın 228 bin azalıp, 496 bine düşmesi...
Twitter’daki takipçilerin yarısını, hatta yarısından fazlasını
kaybeden böyle isimler var.
Bu yüzden ilk gruptaki takipçi kaybeden ünlülerle, ikinci
gruptakileri aynı listede anmamak gerek.
Peki bende durum ne?
Twitter’daki temizlik operasyonu sonrasında 30 bin civarı azalmış
takipçi sayım. 610 binlerden 583 bine düşmüş.
9 yıllık kısacık bir hayat
Çorlu’da 24 kişiyi kaybettiğimiz tren kazasının üzerinden 11 gün
geçti.
“Yağmur yağdı, sel oldu” açıklamalarıyla hepimiz biliyoruz ki bu
kaza soruşturmasından da bir sonuç çıkmayacak.
Bu kazada da giden gittiğiyle kalacak.
Gidenlerden biri de 9 yaşındaki Oğuz Arda Sel’di.
Babası Hakan Sel’le birlikte gülerek bindiği trenden ne yazık ki
gülen yüzüyle inemedi.
Baba-oğul kazada hayatını kaybetti.
Anne Mısra Öz’ün Instagram’da açtığı sayfaya (misra_oz83) rastladım
tesadüfen...
“Bu sayfa tren kazasında kaybettiğim oğlum Oğuz Arda Sel’i anıları
ile yaşatmak için var olacaktır. Meleğim babası ile cennete
uğurlandı (10.07.2018)” yazmış sayfanın başına...
Oğuz Arda’dan geriye kalan fotoğrafları, videoları
paylaşıyor...
Nasıl dünya tatlısı, nasıl güzel bir yüzlü bir çocuk...
9 yıllık kısacık hayatında kazandığı madalyalar, hayvan sevgisi,
futbol aşkı, tatillerden, seyahatlerden, bebekliğinden geriye
kalanlar ve altına annesinin yazdıkları yumruk gibi boğazınıza
oturuyor...
Gözyaşları içinde okudum hepsini...
Oğuz Arda’nın oyuncağıyla uyuduğu fotoğrafın altına şunları yazmış
annesi:
“Bugün sen bizden gideli 7 gün oldu... Her gece uyuduğun oyuncağın
ile gömüldün kara toprağa... O kara günden ve kara trenden sana ait
tek şey kaldı bize... Çantan. Işıklar içinde uyu annem.”
Bir anne için ne zor satırlar... Bir anne için ne zor
fotoğraflar...
Bizim için de “ihmal” deyip geçilmeyecek kadar ağır kareler olmalı
bunlar.
Allah Mısra Hanım’a sonsuz sabırlar versin...
Bize de ihmallere çocuklarımızı kaybetmeyeceğimiz bir akıl...