Nükleer zirve için Washing-ton’a geldiğimiz saatlerde Fed Başkanı Janet Yellen, New York’ta yaptığı bir sunumda Amerikan Merkez Bankası’nın faiz artırımı için temkinli olacağını söylüyordu. Fed’in, özellikle Yellen ve ekibinin, ısrarlı bir şekilde “güvercin” stratejiyi derinleştirerek sürdürmesi aslında sürpriz değil.
Bu konuda geçen sene, tam bu zamanlar, şunları yazmıştık: “Fed, 2015’te faiz artırsa bile bu, belirsizliği gidermeye dönük ve derinliği olmayan, sembolik bir adım olacaktır. Fed’in gerçek anlamda faiz artırarak ‘yeni bir normal’ tanımlaması, en iyi ihtimalle, ABD seçimlerine çok yakın bir tarihte olabilir. Başkan Yellen’in temsil ettiği merkez Fed’in, Obama’dan sonra yine Demokrat adayı destekleyeceğini ve buna uygun olarak da var olan para politikasında ısrar edeceğini söyleyebiliriz.”
Yeni yol...
Şimdi Fed’in bu stratejisini yalnızca ekonomi için bir yol işareti
sayamayız; bu ısrar, hiç şüphesiz ki bize siyasi alanda da yeni bir
yolu işaret ediyor. Benim Washington’da izlenimim şu: ABD bu yıl
yapılacak seçimleri tartışıyor, TV’ler, haber kanalları Hillary
Clinton ve Donald Trump arasındaki mücadeleyi en ufak ayrıntısına
kadar, bire on katarak veriyor. Ama bir zamanlar Demokrat
Kennedy’nin devam etmesini istemeyen ABD, tam şimdi de, bana göre,
Demokrat bir başkanla devam etmek istiyor. ABD devletinin 21.
yüzyılın iktisadi ve siyasi dinamiklerini okuduğunu düşüyorum.
Tabii ki bir süper güç olarak, geri çekilmek kolay bir karar değil
ama belki de paradoksal olarak, süper güç olmanın bir yanı da
bu.