FETÖ'cü teröristlerin, seçilmiş
meşru hükûmeti devirmek için harekete geçecekleri zamandı. Dört bir
koldan saldırıya hazırlanıyorlardı. Ellerindeki medya gücünü
yeterli görmeyip başkalarından da destek almanın planlarını
yapıyorlardı. O dönemki Hürriyet'inden Habertürk'üne hepsi FETÖ'ye
yardıma hazırlardı.
17-25 Aralık süreç tek başına
yeterli olmayacaktı. Uluslararası mahkemelerde o zaman Başbakanımız
olan Erdoğan'ı yargılatmak ve teröre yardım ediyorlar algısını
oturtmak için bir olaya daha ihtiyaçları vardı. İşte FETÖ'ye yardım
ve yataklık eden; sahibi firari Sözcü gazetesi 17 Aralık'tan bir
gün önce millî güvenliği ihlal eden bir manşet
attı. "(Suriye'deki muhaliflere silah vermiyoruz)
diyorlardı" cümlesinin altına, "AKP'nin
gönderdiği silahlar belgelendi" manşetiyle FETÖ'cü
polis ve savcıların verdiği bilgileri manşetlerine taşıdılar.
Haberin spotunda ise FETÖ'ye yardım ve yataklık eden Sözcü şöyle
yazıyordu: "İktidarın yalanı, TÜİK'in ithalat-ihracat
raporunda ortaya çıktı. Türkiye kafa kesen El-Kaidecilere 6 ayda 47
ton silah yolladı."
İşte daha ortada MİT tırları
hadisesi yokken Sözcü paçavrası Türkiye'yi, Tayyip
Erdoğan'ı ve Hakan Fidan'ı Lahey Adalet Divanı'nda yargılatmak için
harekete geçmişti. İstanbul 37. Ağır Ceza
Mahkemesi'nin 2018/8957 sayılı iddianamesinin 17. sayfasında bu
durum tek tek anlatılıyor.
Nitekim 17-25 Aralık sonrasında
2014 Ocak'ında MİT tırları oldu. O günlerde
FETÖ'cü Bugün gazetesi, Bugün
TV ve Kanaltürk MİT
tırlarını manşetlerini çekip, "Türk devleti
teröristlere silah verdi" haberleriyle uluslararası
gündem oluşturmak niyetindeydiler. Ama başarılı
olamadılar.
Her ülkenin millî güvenlik
sırları olur. Devletin sırları ifşa edilmez. Türkiye’nin
DEAŞ’la mücadele eden Türkmenlere gönderdiği silahları terör
örgütüne yolladığı algısı oluşturmak için bunları yapanlar sonucuna
katlanır. Sözcü bu haberle açıkça millî güvenliği ihlal etti. 6415
Sayılı Terörizmin Finansmanı Yasası çok açık. "Türkiye
El-Kaide'ye yardım etti" ağır suçlamadır. İddianame
çok açık. Tek başına FETÖ'nün sözcülüğünü yapan bu haber bile
Sözcü'ye kayyum gelmesi için yeterli.
Zaten hukuk adamlarımız bu yasayı
işletiyorlar. İkinci iddianame davası nisan ayında başlayacak. O
tarihe bile gerek kalmadan Sözcü'ye kayyum gelecek ve Sözcü
TMSF'nin bir şirketi olacak. Millete ettikleri ihanetin bedelini
ağır ödeyecekler. Ayrıca şu anda 17-25 Aralık sonrası Sözcü'de
başta Soner Yalçın olmak üzere hepsinin bu konularda yazı yazan
köşe yazılarının bütün makaleleri tek tek inceleniyor.
Neticede Tayyip Erdoğan'ı
devirmek istediniz, ama başaramadınız. Türkiye
teröristlere yardım ediyor dediniz. Devlet sırlarını
ifşa ettiniz. Yargılanacaksınız ve yaptıklarınızın hukuki bedelini
ağır ödeyeceksiniz. Sözcü'ye de kayyum gelecek. Tarihin
çöplüğündeki yerinizi de alacaksınız. İddiaya var
mısınız?