ANALİZ
Anayasa değişikliği için Meclis'in işi bitti. 339 milletvekili
ülkenin tüm yönetimini tek bir kişiye devreden, parlamentonun
varlığını sona erdiren anayasa değişikliği teklifine evet oyu
verdi.
Şimdi sıra halkın bunu onaylamasına geldi.
Böylelikle sarayın ve AKP yönetiminin üzerinden büyük bir yük
kalktı. Devletin tüm gücünü, üstelik Ohal kurallarını da
uygulayarak referandumda “evet” oyunun ezici biçimde çıkacağından
çok eminler.
Nitekim Erdoğan da dün “böyle olduğunu gördüğümüz için bu işe
girdik” dedi.
Tek adamlık sisteminin Meclis'ten geçmesinden sonra gözler ister
istemez AKP içindeki FETÖ'cülere çevrilecek.
Herkes çok iyi biliyor ki, Türkiye'nin en ücra köşesindeki bir
ilkokul öğretmeni FETÖ'cü çıkıyor, bu saptanıyor ve hakkında
soruşturma açılıyorsa, yıllardır cemaatçilerle omuz omuza çalışan
AKP içinde bir tek FETÖ'cü bile bulunmaması asla mantıklı
değil.
Ama nedense operasyonlar bir türlü siyasete sıçramıyor. Ne
milletvekili, ne AKP yöneticisi ne adı bilinen, önemli belediye
başkanı hakkında bir soruşturma açılmadı bugüne dek.
Nedeni çok basit; Sarayın varmak istediği hedef için AKP'nin
sayısal desteğe ihtiyacı var. Başkanlık için verilen mücadelede bir
milletvekilinin bile önemi vardı.
Şimdi bu eşik atlandı. Tek adam rejiminin halk tarafından
onaylanmasından sonra artık AKP'nin “sayısal sorun” diye bir derdi
kalmayacak. Bu durumda saray artık parti içinde de hesaplaşmaktan
çekinmeyecek.
Cumartesi günkü yazımda bu durumu ayrıntılarıyla yazmıştım. “Geçse
de geçmese de tasfiye edilecekler” başlıklı yazımda 330 bulunsa da
bulunmasa da FETÖ'cü AKP milletvekillerinin defterinin dürüleceğini
belirtmiştim.
Bilgiler AKP içinden geliyor. Hiç çekinmeden 40-50 milletvekilinden
söz eden yandaşlar var. Hatta bunlarda byLock olduğunu bile iddia
ediyorlar. Açın gazetelerine, televizyonlarına bakın, saklamıyorlar
ki.
Ancak, yazım üzerine arayan deneyimli bir eski sağcı milletvekili
“Dur” dedi “O kadar acele etme.”
Şaşırarak “Neden, artık sayısal etki kalmadı ki” deyince
“Referandumdan önce bir şey yapmayacaklar, halk evet derse o zaman
seyreyle gümbürtüyü” diye ekledi.
“Ne fark eder ki?” diye sorunca da şunu anlattı; “Hepimiz
gözlerimizle gördük ki, saray ve AKP yönetimi bildikleri FETÖ'cü ve
Davutoğlucu isimleri tehdit ve şantajlarla evet oyu kullanmaya
zorladı. Referandumdan önce operasyon başlatırlarsa
Cumhurbaşkanlığı sistemi vatan haini teröristlerin desteği ile
geçmiş gibi olacak.