Bİ SORALIM BAKALIM
Her gün bir yenilikle uyanıyoruz.
Sabah kalkmışız, gece yarısı Cumhurbaşkanlığı
kararnamesi çıkmış örneğin, onu öğreniyoruz
Dün de yine gece yarısından sonra Resmi
Gazete’ye konan bir
karar var.
Cumhurbaşkanı Erdoğan imzasıyla yayımlanan
“yönetmelik değişikliği” Türk vatandaşlığına kabul
koşullarını yeniden düzenliyor.
Yapılan değişikliği göre, Türk vatandaşlığına hak
kazanmak için öngörülen sabit sermaye tutarı
2 milyon dolardan 500 bin dolara
indirildi.
Yine en az 1 milyon dolarlık
gayrimenkul
sahibi olma koşulu da 250 bin dolara çekildi.
Yatırım yaparak istihdam sağlayan ve bu
sayede vatandaşlık hakkı kazananlar daha
önce en az 100 işçi çalıştırmak zorundaydı. Bu
rakam da 50 işçi olarak belirlendi yapılan son
değişiklikle.
Her ülke çeşitli koşullar öne sürerek vatandaşlık
hakkı veriyor.
Örneğin İngiltere’de vatandaş olmanız için
2 milyon sterlin yatırmanız gerek bankaya önce.
Sonra durumunuzu inceliyolar.
Yavru vatan
olarak adlandırdığımız Kıbrıs’a vatandaş olmak
istiyorsanız KKTC bankalarında 2
buçuk milyon Euro’luk hesabınız olması
gerek.
Yani Türkiye’nin de vatandaşlığını belli maddi
karşılıklara bağlaması çok normal.
Burada merak ettiğim konu şu; “Ne oldu da iktidarımız
vatandaş olma koşullarını eskiye oranla hayli
ucuzlattı?”
Türk vatandaşlığı neden daha
ucuz hale getirildi?
Başka ülkelerin insanlarının vatandaş olmasına
hangi gerekçelerle ihtiyacımız var ve bunu
cazip hale getirmek için Türkiye’yi
ucuzlatma kararına varıldı?
Türkiye’de her şey pahalanırken, enflasyon
artarken, döviz fiyatları
yükselirken, vatandaşlığının neden
ucuzlatıldığını iktidar sözcülerinin açıklaması
gerek.
Suriyeliler bu kararda etken olmuş olabilir mi
örneğin?
KAFAMI BOZAN ŞEYLER