ANALİZ
Kimse kusura bakmasın. Avrupa ülkelerinin Türkiye'ye yönelik
tavırlarından elbette son derece rahatsız oluyoruz ama buradan yola
çıkıp iktidarın Türkiye'yi dünyaya rezil etmesine ve bir de üst
perdeden “Bu milli mesele birlik içinde olmalıyız” dayatmasına da
prim veremem.
Bazı Türk bakanların Avrupa kapılarından döndürülmesi hepimizin
gururunu incitiyor elbette.
Ancak buna neden olan da bizzat bu iktidardır, bunu görmezden
gelemeyiz.
Olaya tersten bakalım; Bir yabancı ülkenin bakanı “Türkiye'ye
gelerek buradaki yurttaşlarıyla miting yapacağını” söylüyor, siz
ise buna izin vermeyeceğinizi bildiriyorsunuz.
Ama o bakan “Kimse bana engel olamaz, gelirim ve konuşurum”
diyor.
Türkiye olarak ne yapacağız? Korkup “Tabii gelin o zaman” mı deriz
yoksa “Sokmuyorum o zaman seni” mi diye tavır koyarız?
Yine bir başka ülkenin bakanı, gümrük kapıları olmadığı için
Türkiye'ye karayoluyla giriş yapıp kendi başına ülkesinin
elçiliğine gitmeye kalkarsa ve bunu öğrenirsek ne yaparız?
“Madem girmiş ülkemize o halde gitsin elçiliğine kadar” der
miyiz?
Referandumda hayır çıkma olasılığının giderek artmasından
panikleyen iktidar, evet çıkarmak için dolaylı yollardan kendine
prim yapmaya çalışıyor.
Avrupa ile sahte bir sorun çıkarıp buradan “Milli birlik
beraberlik” çağrıları yaparak evet oylarını artırmayı planlıyor,
konu bu kadar basittir.
Nitekim Avrupa Bakanı “Bu olaylar kararsız vatandaşları evet'te
birleştirmiştir” diyerek gerçek niyeti itiraf etti.
Şu anda Türkiye'de milletin ezici çoğunluğu başta Hollanda olmak
üzere bazı Avrupa ülkelerinin Türkiye'ye karşı takındığı tavrı
nefretle izliyor. Ancak yine bu milletin ezici çoğunluğu bu sorunu
yaratanın bizzat iktidar olduğunun da farkında.
Bu millet Avrupa ülkelerine yönelik söylenen “Demokrasi katledildi,
fikir özgürlüğü yerle bir edildi, bunlar faşist uygulamalardır”
sözlerine rağmen aynı uygulamaların Türkiye'de muhalefete
yapıldığını görmüyor mu?
Avrupa evet propagandası için giden bakanlara salon vermiyormuş,
peki Türkiye'de hayır kampanyası yapmak isteyenlere salon
verilmediğini, hayır bildirisi dağıtanların coplanarak gözaltına
alındığını, bindirilmiş kıtaların her şeye rağmen hayır toplantısı
yapabilenlere saldırdığını görmüyor mu,
bilmiyor mu?