BUNU YAZMAK GEREK
CHP’de neler olacak, bu henüz net değil.
İmzalar tamamlandığında kurultay olacağı kesin.
Seçimin hemen ardından Muharrem İnce’nin
başlattığı “Partiyi bana teslim edin” operasyonu
öyle sanıyorum ki boyut değiştirecek.
Genel kanı ve beklenti kurultayın toplanması halinde
Kılıçdaroğlu ile İnce’nin müthiş
bir hesaplaşmaya gireceği yönünde.
Ancak imza verenlere bakıyorum da bu beklenti boşa
çıkabilir gibi geliyor bana.
Kısacası, CHP’de Kılıçdaroğlu-İnce kapışması
bekleyenler bir anda yepyeni aktörlerle
karşılaşabilir.
Daha önce “Gelecek İçin Biz” platformunu kuran ve
CHP yönetimine de eleştirilerde bulunan
Selin Sayek Böke, İlhan Cihaner ve
arkadaşları da kurultay için imza verdiler.
Bu grubun İnce ya da
Kılıçadaroğlu’ndan yana tavır alacağını hiç
düşünmüyorum.
Ancak buradan bir Selin Sayek Böke adaylığı ile
karşılaşırsak da hiç şaşırmam.
Gerçi Selin Sayek Böke “Aday olmayacağını”
açıkladı.
Ama siyasette “olmaz” yoktur, koşullar bir anda değişebilir.
Çünkü zaten CHP içinde pek çok kişi
“Aslında Kemal Kılıçadaroğlu’nu hiç beğenmiyorum ama
Muharrem İnce de beklendiği gibi çıkmadı” diyor.
Ya da “Muharrem İnce CHP’ye başkan olamaz ama bu iş artık
Kılıçdaroğlu ile de yürümüyor” diyenlerin sayısı da
azımsanmayacak kadar fazla.
Yani parti içinde bana göre en ağırlı görüş “Ne o ne
bu” şeklinde gelişiyor.
İşte böyle bir aşamada ortaya beklenmedik, ya da
beklenen ama şu sıralar çıkmaz
diye düşünülen, adaylar çıkabilir.
Bana göre bunlar içinde “Ben yokum” dese bile en
şanslı kişi Selin Sayek Böke.
Ayrıca Haluk Pekşen, Umut Oran bir kenarda
oturmayacak gibi geliyor bana.
Hatta Ümit Kocasakal’ın da adı geçebilir.
Sonuç olarak şunu söyleyebiliri; CHP bir
yol ayrımına geldi. Yönetimin değişeceği artık kesin gibi. Ama bu
değişim beklentinin aksine çok sürpriz biçimde
yaşanabilir.
YENİ ÖĞRENDİM